Kategoriler
Bitkiler Gerekli Bilgiler Sağlık

Şifalı Bitkiler ve Etkileri

sifali-bitkilerADAÇAYI
Mide ve bağırsak gazlarını giderir. Mide bulantısını keser.Hazım sisteminin düzenli çalışmasını sağlar. Göğsü yumuşatır. Astım hastaları için yararlıdır.Bu uyarıcı bitki kan dolaşımını hızlandırır. Hücre yenilenmesini ve cildin elastikiyetinin artmasını sağlar. Bu bitkiyle sivilcelerinizden de kurtulabilirsiniz.

AHUDUDU
Kanı temizler, vücutta biriken zehirli maddelerin atılmasını sağlar. Terletir ve idrar söktürür. Kabızlığı giderir. Vücuda dinçlik verir.

ALOE VERA(SARISABIR)
Eski yunanlılarında güzelleşmek için kullandıkları bir bitki. Yıpranmış ciltleri onarmak ve nemlendirmek için son derece yararlı. Akne sıcaktan kaynaklanan kaşıntılara karşı cildi koruyor. Yıpranmış saçları onarıyor ve nemlendiriyor.

ASMA
Yaprakları ile yapılan ilaçlar kanamayı durdurur. Vücuda kuvvet verir. Sarılığı keser. İshali durdurur.

AVOKADO
Çok kalorili olmasına rağmen içerdiği Glutathion süper bir hücre koruyucusudur, çünkü en iyi antioksidanttır. Antioksidantlar hücrelerin yaşlanmasını yavaşlatırlar ve kanseri önlerler. Tüm meyveler arasında protein bakımından en zengin olanıdır. Bol miktarda E vitamini de içerir.Bu vitamin kalp ve deriyi koruyarak dolaşımı düzene sokar. Ayrıca potasyum ve B6 vitamini de içerir. Kadınlar açısından çok gereklidir.

AYRIKOTU
İdrar söktürür. Böbrek ve mesane taşlarının düşürülmesine yardımcı olur. Buralardaki iltihapları da giderir.

AYVA
İshal ve dizanteriyi keser. Mide ve bağırsakları kuvvetlendirir. İnce bağırsak iltihabını giderir. Kanı temizler. Çarpıntıyı dindirir.

BADEM
Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir. Böbrek, mesane ve tenasül yollarındaki iltihapları giderir. Baş ağrısı, karaciğer ve böbrek ağrılarını hafifletir.

BAKLA
İdrar yollarını temizler. Böbrek ağrılarını dindirir. Böbrek iltihaplarını giderir. Böbrek kum ve taşlarının düşürülmesine yardımcı olur.

BAMYA
Halsizliğe karşı bire bir. 100 gram bamya günlük magnezyum (hücrelerin enerji depolamasına yarayan madde) ihtiyacımızın üçte birini ve yüzde 10’dan daha fazla miktarda ise günlük demir (akyuvarların vücut içinde oksijen taşımasını sağlıyor)ihtiyacımızı karşılıyor.

BİBERİYE
Eski zamanlarda gençliği geri getiren bitki olarak adlandırılan biberiye, sivilcelere iyi geliyor. Cildin esnekliğini ve sıklığını artırıyor. Bir litre suya, biberiye ve kekik yağından iki kaşık ekleyin. Bu karışımı cildinizi temizlemek ve yumuşatmak için kullanın.

BEZELYE
Taze ve donmuş olarak kullanılabilen bezelye B1, C vitaminleri, protein, lif ve folik asit içerir. Sinir sisteminde sorunları olanlara tavsiye edilir.

BROKOLİ
Kansere karşı bizi koruyan ve ömrümüzü uzatan müthiş bir sebze. Çok miktarda kalsiyum içerdiği için kemik erimesine bire bir. Mineral ve demir eksikliğini gideren brokoli, vitamin deposudur. Brokoli tutkunlarında ender olarak bağırsak ve akciğer kanseri görülür, kalp dolaşım hastalıklarına da pek fazla rastlanmaz. Kadınlarda göğüs kanserini önler.Göğüs kanserine ve spinabifida hastalığına karşı etkili. Brokoli bol miktarda, göğüs kanseri riskini azaltan ‘indole’ adlı bir madde içeriyor.İndole, göğüs kanserine neden olan östrojen bozukluklarını engelliyor. Ayrıca brokolinin diğer bir özelliği de, spinabifida hastalığını (doğuştan belkemiğinde son omurun kapanmamış olması) önlemesi.

BUĞDAY
Lifli gıdalar sağlıklı bir beslenmenin temelidir. Buğdayın dış kabuklarından elde edilen kepek de, genellikle mısır gevreği türü yiyeceklerle tüketilir. Kepekli buğday unundan yapılan kurabiye vb. bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar ve kabızlığı önler. Buğday tanesinin özü olağanüstü besleyicidir. Vücudun özümsediği kalsiyum, demir ve çinko burada depolanır. Besin değeri, potansiyel olarak yulaf ve mısırdan daha yüksek olan buğday, bağırsak ve rektum kanserini önleyici faktörler içerir. Ama, yulaf ve mısıra kıyasla sindirimi biraz daha zordur.

ÇAM FISTIĞI
Bronşit, verem, akciğer hastalıklarının çabuk iyileşmesine yardımcı olur. Ruhi çöküntüyü giderir. Kalp hastalıklarında da faydalıdır.

ÇAY
Binlerce yıllık bir bitki olan çayın yaprakları güzelleşmek içinde kullanılıyor. Yağlı bir cildiniz varsa, çaydan bir tonik olarak faydalanabilirsiniz.
Gözleriniz şişse iki soğuk çay poşetini göz kapaklarınızın üstünde bekletin.
Saçlarınızın eskisinden daha parlak görünmesini istiyorsanız, şampuandan sonra çayla durulayın. Farkı göreceksiniz.

ÇİLEK
Körpe ve bol sulu çilekler sistemi temizliyor. Cilt sorunları olanlar için de iyi bir meyvedir. Böbrek, idrar yolları ve bağırsak sorunları için de birebirdir. Ayrıca diş etlerini güçlendiriyor, dişlerdeki tartarı önlüyor, ağız kokularını ve boğaz ağrılarını gideriyor. Çilekte yüksek oranda C vitamini bulunduğu gibi, yüksek tansiyon ve kolesterolü düşüren maddeler içeriyor. Çilek C vitamini ihtiyacını karşılar. Ayrıca bol miktarda potasyum içerir ve lifli besinler arasında önemli bir yer tutar. Diyabetli hastalar, çileğe şeker ilave etmemek şartıyla bu meyveyi bol bol yiyebilirler.

ÇÖREKOTU
İştah açar. Vücuda kuvvet ve dinçlik verir. Hazmı kolaylaştırır. Mide ve bağırsak gazlarını söker. Koklanacak olursa baş ağrısını keser.

DOMATES
Kanserden koruyucu ve yaşlanmayı zihinsel ve bedensel olarak yavaşlatıcı bir sebze. C ve E vitaminleri içerir. Domates zengin bir potasyum kaynağıdır ve çok az miktarda tuz bulunur. Yüksek kan basıncını düşürmeye yardımcı olur ve vücudun su tutmasını engeller. Kalp hastalıklarına ve prostat kanserine karşı etkili. ‘Beta karotin’e yakın olan likopen içeriyor. Likopen vücudu kalp hastalıklarına karşı koruyan maddeler arasında yer alıyor. Araştırmalar domatesin prostat kanseri riskini azalttığını gösterdi. Haftada en az iki kez domates yiyen erkeklerin, diğerlerine oranla prostat kanserine yakalanma riskleri az.

DUT
Beyaz dut yaprakları idrar söktürür. Vücutta biriken suyu boşaltır. Aç karnına yenen beyaz dut bağırsak solucanlarını söktürür.

EBEGÜMECİ
Göğsü yumuşatır. Öksürük keser. Mide bulantısı ve kusmaları önler. Ateşi düşürüp vücuda rahatlık verir. Boğaz ve bademcik iltihaplarını giderir. Dişeti hastalıklarını tedavi eder.
Bu bitkinin yaprakları tahriş olan cildi dış etkenlere karşı korur. Cildi nemlendirir ve yumuşatır. Ebegümeciyle kan dolaşımını hızlandırabilir, bağ dokusunun elastikiyetini artırabilirsiniz. Ayrıca göz altındaki kırışıklara ve şişliklere de iyi gelir.

ELMA
Günde bir elma yemek doktoru evinizden uzak tutar. İki elma yerseniz,kalp ve dolaşım sorunlarına karşı korunmuş olursunuz. Kolesterolü yok eder ve kabızlığı önler. Sindirimi kolaylaştırır. Kokusu rahatlatır ve kan basıncını düşürür. Artrit, romatizma ve gut hastalıklarına karşı da yararlıdır.

ENGİNAR
Kandaki üre ve kolesterolü düşürür. İdrar söktürür. Kandaki şeker miktarını ayarlar. Damar sertliği ve kalp hastalıklarını önler. böbrekteki kumların dökülmesine yardımcı olur. Prostat, meme ve rahim ağzı kanserine karşı iyi gelir. Enginarın içinde bulunan Silymarin maddesinin, hücrelerin hasar görmesini engellediğine işaret eden araştırmacılar, ayrıca Silymarin maddesinin, prostat, meme ve rahim ağzı kanserini önleme konusunda da etkili olduğunu belirtti. Enginarın içinde, fiber, magnezyum, folate ve C vitamini bulunduğu, bu sebzeyi bol miktarda tüketenlerin, bulundukları yaşın daha altında gösterdikleri belirtildi.

FESLEĞEN
Sakinleştirici ve yatıştırıcı özelliği vardır. Enerji verir ve cildi rahatlatır. Fesleğenli saç losyonlarıyla saç derisine masaj yaparak, onların kökünü güçlendirebilirsiniz. Fesleğen yağıyla selülitlerinizden de kurtulmanız mümkün.

FINDIK
Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir. Vücuda kuvvet verir. Nekahat devresinin çabuk geçmesini sağlar.

GÜL
Cilde sağladığı yararlar yüzünden kozmetik ürünlerinin vazgeçilmez bir parçasıdır. Parfüm üretiminin önde gelen elemanlarındandır. Gözenekleri sıkılaştırıcıdır.

GREYFURT
C vitamini bakımından çok zengindir. Yarım greyfurt günlük C vitamini ihtiyacının yüzde altmışını sağlar. Kolesterol oranını düşüren pektin maddesi bulunur. Kansere karşı koruyucu özellik taşır. İştah açar.

HAVUÇ
Haftada beş kere yendiği takdirde Harvard’ın araştırmalarına göre kadınlarda kalp enfarktüsünü, felç tehlikesini yüzde 68 oranında azaltıyor. Günde iki havucun erkeklerde kandaki kolesterolü yüzde 10 oranında azalttığı görülmüştür. Her gün yenen bir havuç da akciğer kanseri tehlikesini yarıya indiriyor. Havuçtaki Beta-Karotin de gözleri yaşlılığın getirdiği görme zayıflığından koruyor ve bağışıklık sistemini kuvvetlendiriyor. Mide ve bağırsak kanamalarını önler, kansızlığı giderir, anne sütünü arttırır, yüz ve boyun kırışıklıklarını giderir, idrar ve bağırsak gazlarını söktürür, ülserdeki şikayetleri giderir Kansere karşı etkili olduğu gibi cildin kurumasını da engelliyor ve bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Beta karotin (kansere neden olan serbest radikallari durduruyor ve bağışıklık sistemini güçlendiriyor) içeren havucun en büyük özelliklerinden biri içerdiği bu maddenin cildin kurumasını engelleyen A vitaminine dönüşebilmesi.

IHLAMUR
Ihlamur, 18. yüzyıldan beri çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılıyor. Sakinleştirici ve yumuşatıcı özelliğiyle kış aylarının vazgeçilmez içeceği. Ihlamurun bu özellikleri yağlı yada kuru her tür cilt için de geçerli. Ihlamur, cildi sakinleştiriyor ve yatıştırıyor.

ISIRGANOTU
Toplaması zor olduğu için pek fazla sevilmeyen bu bitki, cildin parlak görünmesini sağlar ve gerginleştiriyor. Böbrek hastalarının vazgeçilmez dostu saç dökülmesini de önlüyor.

ISPANAK
Kalp hastalıklarına, felce, yüksek tansiyona, yaşlılığın getirdiği göz hastalıklarına, kansere, hatta psişik rahatsızlıklara karşı da etkili bir sebze. Göz hastalıklarına ve derideki lekelenmelere karşı etkili.Ispanak içerdiği iki kimyasal madde sayesinde görme bozukluklarına karşı etkili. Haftada 6 kez ıspanak yiyenlerin % 86 oranında yaşın ilerlemesiyle birlikte ortaya çıkan derideki lekelenmeler gibi bir sorunlarının olmayacağını gösteriyor. Ayrıca yaşla birlikte ortaya çıkan göz hastalıklarına karşı da etkili. Bir porsiyon ıspanak, günlük demir ihtiyacımızın onda birini karşılıyor.

İNCİR
Bağırsakları yumuşatır. Kabızlığı giderir. Bronşit,öksürük ve boğaz ağrılarında faydalıdır. Enerji verir.

KARANFİL
Mikropları öldürür. Ağrıları dindirir. Sinirleri uyarır. Hazmı kolaylaştırır. Koku giderir. İştah açar.

KEKİK
Bedeni kuvvetlendirir. Hazmı kolaylaştırır. Kalp çarpıntısını keser. Bağırsak iltihaplarını iyileştirir. Bağırsak solucanlarının düşürülmesine yardım eder. Kandaki şeker miktarını azaltır.

KIRMIZI BİBER
Bulaşıcı hastalıklara karşı etkili. Vücudun özellikle bulaşıcı hastalıklara karşı olan direncini artırıyor. Portakaldan daha fazla miktarda C vitamini içeren bu sebze, aynı zamanda içerdiği beta karoten ile bağışıklık sistemimizi güçlendiriyor. Kırmızı biber mide suyu ve tükürük oluşumunu artırır, sindirimi kolaylaştırır, romatizma, mafsal ve diş ağrılarını azaltır, krampları giderir, kolera ve azaltır ve kanser tedavisinde kullanılır. Terlemeyi artırır, gut hastalıkları başta olmak üzere bir çok hastalığa iyi gelir.Kanser riskini serinlik verir (sıcak iklimlerde kullanılmasının nedenlerinden birisi budur), öksürük ve boğaz ağrılarını gidermede(gargara olarak) kullanılır, sinir hastalıkları için doğal yatıştırıcıdır,vücuttaki aşırı yağ ve kolesterol birikiminin önlenmesini sağlar. Antibakteriyel etkisi ile hastalıkların önlenmesinde de etkili olan kırmızı biber ülkemizde ağırlıklı olarak Kahramanmaraş, Gaziantep ve Şanlıurfa olmak üzere Güney ve Güneydoğu illerinde fazlaca tüketilir.

KİRAZ
Aspirin yerine kiraz. Kiraz yemek ağrıların dindirilmesinde aspirinden çok daha etkili oluyor. 20 kirazda 12-25 miligram arasında antosiyanin bulunduğu ve bu maddenin ağrı kesici etkisinin aspirinden on kat daha fazla olduğu görüldü. Kirazda bulunan antosiyanin maddesinin E ve Ca vitaminlerine benzer antioksidan etkiler yarattığına da tanık olundu. Nair’e göre,günde 20 kiraz yemek bir aspirin almakla özdeş etki yaratıyor. Nair kirazdaki antosiyaninin tablete dönüştürülmesine çalışıyor.

KİVİ
Bir kivide, bir portakalda olan C vitamininin iki katı vardır. Potasyum bakımından da zengindirler. Sindirimi kolaylaştırır ve kabızlığı önler.

KUŞBURNU
Çok yoğun vitamin zenginliği nedeniyle gözlerin dostudur.Vücuda dirilik sağlar. 100 gram kuşburnunda bir sandık portakala eşdeğer C vitamini vardır. İyi bir raşitizm ilacı, etkin bir kan temizleyicisidir. Güçlü bir kurt düşürücü ve bağırsak yumuşatıcısıdır. Mide kramplarına ve sindirim sistemi zorluklarına karşı faydalıdır. Romatizma ağrılarını gideriyor. Basur tedavisinde iyi sonuç veriyor.

LAHANA
Kansere karşı etkili olduğu bilinen sebzelerin başında gelir. Bol miktarda B, C ve E vitamini, potasyum içerir. Özellikle meme ve rahim kanserine karşı etkilidir. Vücutta biriken zehirli maddelerin atılmasını sağlar. Kandaki şeker miktarını düşürür. Sarılık ve safra kesesi hastalıkları için iyidir. Astıma faydalıdır. Bağırsak kanserine karşı etkili. Lahana kanser hücrelerinin üremesini engelleyen kimyasal bir madde (isotiocyanates) içeriyor. ABD’de yapılan bir araştırmaya göre, haftada bir gün lahana yiyenlerin bağırsak kanseri olma riskleri üçte iki oranında azalıyor.

LAVANTA
Cildi rahatlatıyor ve gevşetiyor. Alın ve boyun bölgesinin toparlanmasına yardımcı oluyor. Su doldurulmuş küvete lavanta yağı karıştırıp, cildinizin kuru bölgelerine kısa bir masaj yaparak bu dertten rahatlıkla

MAYDANOZ
Bir demir deposudur. Genellikle taze yenen maydanozda, kalsiyum, potasyum ve A vitamini vardır. Bir tutam maydanoz, günlük C vitamini ihtiyacının çoğunu karşılar. Böbrekleri çalıştırarak idrar getirir, kan şekerini normal seviyede tutar ve kansere karşı da koruyucudur.

MARUL
Kemik erimesine karşı etkili. Sütten bile daha fazla kalsiyum içeren bu sebze, kemikleri güçlendirmesi açısından bir numara. 100 gramında, küçük bir bardak sütün içinde bulunan kalsiyumdan daha fazlasına sahip. Bu miktar günlük kalsiyum ihtiyacının dörtte birine tekabül ediyor.

MISIR
Yüzde 18.3 gibi yüksek oranda lif içeriyor. Mısırın içeriğindeki yüksek karbonhidrat, enerji seviyenizi yükseltir. İçinde protein, kalsiyum, demir, fosfor, A ve B2 vitaminleri bulunur.

MUZ
Folik asit, potasyum ve B6 vitamini bakımından son derece zengin bir meyvedir. Potasyum krampları önler. Adet sancılarını gidermeye birebirdir.

NANE
Cilde enerji, canlılık ve yoğun bir ferahlık hissi verir. Dokuların elastikiyetini kuvvetlendirir.

ÖKSEOTU
Kalbin atışlarını arttırır. Damar kireçlenmelerinde faydalıdır.Sara ve akciğer kanamalarında kullanılır.

PATATES
Kızarmış yemezseniz kilo aldırmaz. Sindirimi kolaylaştırır, kabızlığı önler. Yorgunluğa karşı birebirdir. Bol miktarda C vitamini ve protein içerir. Halsizliğe karşı etkili. Vücuda enerji veren madde olan karbonhidrat içeren patates, C ve E vitaminleri ve beta karotin açısından en zengini.

PAPATYA
Her derde deva bir bitki. Tahriş olmuş, temizliğe ve ferahlamaya ihtiyacı olan ciltler için ideal. Kurutulmuş papatyalardan hazırlanmış bir losyonla gözlerinize yapacağınız kompres şişkinliğini alıyor.

PIRASA
İdrar söktürür. Mide rahatsızlığına iyi gelir. Kabızlığı giderir. Basur memeleri için faydalıdır. Böbreklerdeki kum ve taşların düşürülmesine yardımcı olur.

PORTAKAL
Antioksidantlar ile dolu bir meyve. Kanseri önleyici olarak bilinen bütün maddeleri içeriyor. Ayrıca bol miktarda C vitamini içeriyor.

SALATALIK
Salatalığı zaten birçok kadın cilt bakımı için kullanıyor. Hassas ciltlerde meydana gelen kaşıntıyı, pullanmayı ve gerginliği ortadan kaldırıyor. Cilde yoğun bir şekilde nem vererek, günlük nem ihtiyacını karşılıyor. Salatalığın kendisi ya da suyu cildimizi bir tonik kadar temizler,kabızlığı önler, böbrek ve kalp hastalıklarında vücutta biriken suyun atılmasına yardımcıdır. Kalp hastalıkları ve enfeksiyonlara karşı etkili. Kükürt içeriyor ve bu madde vücudun enfeksiyonlara karşı dayanıklılığını artırdığı gibi, kolestrolü de düşürüyor.

SOĞAN VE SARIMSAK
Yüksek tansiyon ve kalp hastalığı tehlikesini azaltırlar. Soğan, mide kanserine yakalanma riskini; sarımsak da bağırsak kanserine yakalanma riskini azaltıyor. Sarımsağın mayasında bulunan maddeler hücrelerin zarar görmesini önleyerek, vücudu erken yaşlanmaya karşı koruyor. Antibiyotik ve nefes darlığını gideren bileşimler içeren sarımsak bağışıklık sistemini de kuvvetlendiriyor. Kalbe ve alerjik hastalıklara karşı etkili. Soğan içerdiği kimyasal maddelerle kalbimizi güçlendiriyor ve alerjik reaksiyonları engelliyor.

TURP
Böbreklerdeki mikropları öldürür. Kum ve taşların dökülmesine yardımcı olur. Karaciğer şişliğini indirir. Sarılıkta faydalıdır. Safra taşlarının düşürülmesine yardımcıdır. Romatizma, siyatik astım ve bronşite faydalıdır.

ÜZÜM
Üzümde bilinen 20 antioksidant var, siyah üzüm ise yeşil üzümden fazlasını içeriyor. Kan yapar, kanı temizler. Yüksek tansiyonu düşürür.Böbreklerdeki kum ve taşların düşürülmesine yardımcı olur. Besleyicidir.

YOĞURT
Vücudun çeşitli organlarında bulunan bakterilerden bağırsakta barınanları, sindirim sisteminin düzenli çalışması açısından önemlidir. Bu bakteriler, enfeksiyonların ve bulaşıcı bir hastalık geçirirken almak zorunda kaldığımız antibiyotiklerin saldırısına uğrayabilir. Bu da sindirim sistemini harap eder. Yoğurt bu sorunu çözer, azalan bakteri miktarını normal seviyesine getirir ve enfeksiyonları hem önler, hem de onlarla mücadele eder. Bağışıklık sistemini de canlandırır. Kalsiyum oranı sütten fazla olan yoğurdun, protein oranı süte eşittir.

YERALMASI
Şeker hastaları için faydalıdır. Besleyicidir. Vücudun direncini arttırır. Kabızlığı giderir.

ZEYTİN
Zeytinyağı, safrayı artırır. Karaciğeri çalıştırır. Karaciğer ağrılarını keser. Sarılıkta faydalıdır. Yaprak ve kabukları yüksek tansiyonu düşürür. Kandaki şeker miktarını düşürür. Bağırsak solucanlarının düşürülmesine yardımcı olur.

Kategoriler
Bilişim Linux Teknoloji

Manjaro Linux Türkçe Değerlendirme

Kuruduğum Arch Linux’lerin içerisinde en hızlısı diyebilirim. Kurulumu chakra kadar kolay ve kurulumun ardından nerdeyse windows 98 gibi açılış ve çalışma performansı var. Güncelleştirme ve sürüm yükseltme işlemleri octopi isimli program ile yapılıyor, çok kullanışlı ve kolay. Arch deneyimi yaşamak isteyenler için çalışan sürümü ile masaüstü ortamına erişebilir ve kurulum yapmadan da kullanabilirsiniz. LXDE, KDE, Cinnamon masaüstü ortamlarını kullandım ve başarılı buldum. Denemek isteyenler için Arch hakkında yazıları okuyabilirsiniz. Arch sistem kodlaması diğer bütün linux sistemlerden farklıdır ve hızlıdır. Yazılımlar daha hızlı çalışır sistem daha konforludur. Manjoro bu sistemi taban almış kendisine ve güzel bir tercih.

Kategoriler
Bilişim İnternet Teknoloji

Drupal CKeditor Kurulum veya Yükseltme

Bügün tuhaf bir şey başıma geldi. Drupal sitelerimden bazılarına ilk defa CKeditor kurmak istedim ve doğal olarak güncelleme varmı diye kontrol ettim. CKeditor yazılımı bazı html kodlarını yazmanıza gerek kalmadan kelime işlemci programı kullanıyormuşsunuz gibi yazılarınızı düzenlemenize yarıyor biliyorsunuz. Güncellemeleri kontrol ederken CKeditor’ün yeni sürümünü yayınladığını gördüm ve denemek istedim.

Sitesinde anlatıldığına göre pek çok hata giderilmiş, görsel arayüz daha iyi hale getirilmiş vs. Hemen indirip kurulu olan bir siteye upload ettim ve sürpriz, çalışmadı! Kurcalayıp bozdum (bozmadan öğrenilmiyor). Fakat yine kurcalarken çözüme ulaştım fakat 1 gün sonra (bir işi yapamıyorsanız bırakın ve üzerinden biraz zaman geçtikten sonra tekrar ilgilenin işe yarıyor).

Çözüme geçelim. Sitenizin yedeğini alın (şaka, hiç birşeyin yedeğini almanıza gerek yok).

1. Eklenti kurulu ise önce eklentiler sayfanızdan aktif işaretini kaldırıp yapılandırmanızı kaydedin. Ardından  /sites/all/modules klasörünün içerisinden ckeditor klasörünü silin.

2. http://drupal.org/project/ckeditor adresinden en güncel CKeditor drupal dosyalarını indirin ve sitenizin /sites/all/modules klasörünün içine yükleyin.

3. http://ckeditor.com/ adresinden son sürümü indirin ve arşivden çıkardığınız ckeditor isimli klasörü /sites/all/modules/ckeditor dizinin içine yükleyin.

4. Eklentileriniz bölümünden ckeditor’ü etkinleştirin.

5. Hata vermişse hatanın yanında verilen linke tıklayın (edit your profiles). Hata vermemişse fakat içerik eklerken cketitor etkin değilse eklenti sayfanıza gidin ve ckeditor yapılandırma ayarlarına girin. Global setting bölümünden kendi ayarlarınızı yapın ve aktif etmek istediğiniz bölümleri seçerek filtre, full ve plain bölümleri için ayarlarınızı yapın ve kaydedin.

Sorununuz çözülmüş olmalı. Şayet hala sorununuz çözülmemişse kesinlikle yapılandırmanızda bir hata var. Yapılandırma ayarlarınızı tekrar kontrol edin. Bozmaktan çekinmeyin. Bozarsanız bu makalenin başına dönün ve dosyalarınızı silip tekrar yükleyin.

Kategoriler
Gerekli Bilgiler Yaşam

Yeni Hırsızlık Yöntemleri (dikkat)

Yöntemler sıradışı ……

1- Karı-koca gece evlerine döndüklerinde koridorda hiç tanımadıkları bir adamla karşılaşırlar. Bir anlık şaşkınlıktan sonra yabancı adam bayana dönerek ‘Madem bu geceyi kocanla geçirecektin niye beni çağırdın?’ diye hışımla sorar ve kızgınlığını belirten bazı hareketlerle evden bir anda çıkar. Tabi karı-koca bu olaya bir anlam veremez başlangıçta. Erkek, karısına bu olaydan ötürü bir hayli kızar ve hatta onu boşayacağını bile söyler. Aradan bir kaç gün geçtikten sonra Karakol’a çağırılan karı-koca, yakalanan zanlı, suçlu ile yüzleştirilir ve olayın aslında bir hırsızlık olduğu anlaşılır.

2- Yine karı-koca evlerine döndüklerinde evin içinde bir yabancı görürler, bu kişi gayet şık bir takım elbise giymiş ve elinde telsiz olan birisidir. Karşılaşma anında yabancı, ev sahiplerine “Evinize hırsız girdiği yolunda komşularınız tarafından ihbar aldık, ben sivil polisim, evi kontrol etmeye geldim” der ve devam eder, “Beyefendi aşağıda sokağın köşesinde ekip otomuz var, vakit kaybetmeden siz ekip otosuna gidip şikayet dilekçesi doldurun.’ der ve erkek hızla aşağıya iner. Yabancı adam, “Hanmefendi siz de zinet eşyası veya paranız varsa onları kontrol edin” der, bayan hemen altınlarının bulunduğu yere gider ve sevinçle “neyse hala yerinde duruyorlar” demesiyle; yabancı bayanın kafasına ağır bir şeyle vurur. Yabancı da bayanın çıkardığı yerden altın ve paraları alıp hemen kaçar. Koca ekip otosunu bulamayıp evine geldiğinde karısının baygın, altınların da çalınmış olduğunu görür.

3- Özellikle bayan arkadaşlar dikkat! İnsanlar taksiye bindiği zaman çantasını hemen yanına koyar. Bunu bilen uyanık taksiciler şöyle bir tertiple maksatlarına eriyorlar. Bahsettiğim bayan yorgun argın bir şekilde taksiye biniyor ve çantasını sağ yanına koyuyor. Bir nefesleneyim derken şoföre gidecekleri istikameti söylüyor ve çantasından selpak almak üzere sağ yanına dönüyor ki çanta yok! Önce bir aranıyor, sağa-sola bakıyor çanta yok! Taksiciye hitaben ‘çantam ile bindim fakat çantam şimdi yok çek kenara’ der. Taksici gayet pişkin ‘ne bilim teyze ben senin çantanı, unutmuşsundur bir yerde, inmek mi istiyorsun’ diyor. Ama teyzem uyanık. ‘Hayır’ diyor’ devam et’. ‘Herhalde unuttum biryerde. İneceğim zaman sana evden alır paranı öderim’. Yol üzerinde bir karakolun önünden geçerken, ışıklar da duruyorlar. (Teyzem o istikametten götürüyor çünkü taksiyi!) Teyze tam karakolun önünde kapıyı açıyor. Polis memurunu çağırıyor. Taksiyi kenara çektirip bir çırpıda anlatıyor olayı. Meğer polisler bu olayı bilirmiş. Polis memuru taksiciye hemen ‘bagaji aç’ diyor. Bagajı bir açıyorlar ki bagajda bir adam! Binen müşterinin sağ ve soltarafına bagajdan çok özenle yapılmış, fark edilmeyen delikler açıyorlar ve hooop çekiyorlar çantayı bagaja! Çanta çok büyükse çekemiyorsa içine dalıp cüzdanı, telefonu falan alıyorlar! TAKSİDE BAGAJLARA dikkat!

4- HIRSIZLARIN YENİ KAPI AÇTIRMA YOLU!!

DİKKAT KAPI ALTINDAN SU GELİNCE HEMEN KAPIYI AÇMAYIN !!!

Gelen soyguncular, size kapıyı açtırmanın gürültüsüz bir yolunu bulmuşlar. Bunun için kapı eşiğinden su döküyorlar. Siz bu suyu fark edip de nereden geldiğini anlamak için kapıyı açtığınız anda ağzınızı kapatarak sizi evin içine sokup etkisiz hale getiriyorlar.

Kategoriler
Bilişim Linux Programlar Teknoloji Windows

Libre Office Türkçe Sorunları ve Zemberek Sorunları

Libre Office, Open Office yeterli geliştirme ve güncelleştirme yapmadığından mirasçısının önüne geçmiş durumda. Pek çok açık kaynaklı ofis kullanıcısı artık libre office kullanıyor. Açık kaynaklı sistemlerde sorun yaşanabilir ve çözüm için kullanıcıların bir birleriyle dayanışması gerekmektedir. Bizde bu dayanışmanın içerisine girelim ve yaşadığımız sorunları ve çözüm önerilerimizi yazıya dökelim.

Sorun : En güncel ofis sürümünü yükleyememek.

Çözüm: Kullandığımız siteme göre çözümlerimiz şöyle.

Windows sistemlerde önce java uygulamanızı güncelleyin. Bilgisayarınızdaki mevcut sürümü kaldırın ve www.java.com adresinden en güncel sürümü indirip kurun. Daha sonra http://tr.libreoffice.org adresinden en güncel ofis sürümünüzü ve dil dosyanızı indirip kurun.

Debian tabanlı linuxler için çözümümüz windows sisteme yakın fakat; Önce terminalimizi açarak

[php]sudo apt-get autoremove libreoffice-core[/php]

komutunu verip sistemdeki ofisimizi kaldıralım. Sonra

[php]sudo apt-get update[/php]

[php]sudo apt-get upgrade[/php]

komutları ile sistemimizi güncelleştirelim ve sistemi yeniden başlatalım. Daha sonrasında http://tr.libreoffice.org adresinden son sürüm ofis paketini, dil ve yardım dosyalarımızı indirelim. İndirdiğimiz dosyaları home/kullanıcı dizinine çıkaralım. Çıkardığımız klasörün ismini kolay akılda kalıcı olacak şekilde değiştirelim (örn; libreoffice gibi). Sonra terminal ile klasörün içine girelim sırası ile kodlarımız

[php]cd klasör adı Orn; cd /home/adem/libreoffice[/php]

Buradaki “adem” sizin kullanıcı adınızdır. Klasörün içinde iken

[php]dpkg -i *.deb[/php]

komutu ile bütün .deb uzantılı dosyaların kurulumunu yapmış olalım. DEBS klasörünün ve desktop integration klasörünün içerisindeki tüm deb dosyalarının kurulduğundan emin olalım. Desktop integration klasönünün isminide kısaltın desktop yapın ki terminalde iken içerisine girmeniz kolay olsun. Aynı işlemleri language ve help dosyaları için de uygulayalım. Kurulum tamamlandı ve hem menülerimiz hemde yardım bölümlerimiz Türkçe ve son sürüm oldu.

RPM paketi kullanan sistemlerde sadece kurulum kodları farklıdır diğer uygulamalarımız aynıdır. Örneğin klasörün içerisine girmek cd komutu ile yapılır fakat kurulum için “yum” “yast” gibi kurulum komutları gerekir. Kurulum yaptığınız işletim sistemine göre kodlarınızı yazmanız gerekir.

 

Sorun: Menüleri Türkçeleştirememek.

Çözüm: http://tr.libreoffice.org adresinden kullandığımız ofis sürümüne uygun dil paketini indirelim (3.5 kullanıyorsak indireceğimiz dil paketi 3.5 için Türkçe paketi olacaktır)  Yukarıda anlattığımız komutlar ile sisteminize uygun bir şekilde kurulumunu yapalım. Sorun aşıldı. Şu komut öneri olarak verilmiş

[php]sudo apt-get install libreoffice-l10n-tr[/php]

fakat her sistemde işe yaramıyor. Deneyebilirsiniz örneğin ubuntu ve mint de işe yarıyor.

 

Sorun: Zemberek kasma donma kilitlenme

Çözüm: openjdk kullanın. Çözüm olmuyorsa sadece dil denetimi yaptıracağınız zaman eklentinizi etkinleştirin. Dil denetimini tamamladıktan sonra zemberek eklentisini devre dışı bırakın. Zemberek 2 sürümünde bu surun çözümlenecek fakat ne zaman çıkacağı kesin olarak belli değil. Yani çözümü yok. Boşuna forumlarda bu tarihten önce verilen çözümleri uygulayıp yorulmayın. (yazımızın tarihinden sonra sunulacak çözümler işe yarayabilir.)

Zemberek yerine hunspell kullanabilirsiniz. Hunspell kurulumu için

[php]sudo apt-get install hunspell[/php]

komutunu kullanabilirsiniz. Daha sonra Şu dosyayı libreoffice_dil_denetimi indirip zipten çıkartın. Daha sonra /usr/share/hunspell klasörünün içerisine kopyalayın. Bazı linux işletim sistemlerinde dosya yöneticisini, yönetici hakları ile açabilirsiniz Linuxmint gibi. Fakat bazı sistemlerde bu özellik olmadığından işlemi terminalde yapmalısınız. Şu komut ile kopyalamayı yapabilirsiniz.

Libre ofisi kullanım diliniz türkçe ise dil denetimini otomatik olarak yapacaktır. Bu çözüm microsoft işletim sistemlerinde çalışmaz.

Sorun: Farklı kaydetmede pptx, docx, xlsx kaydetme sorunu.

Çözüm: Çözüm malesef 4. sürümünde olacaktı fakat olmamış. Excel ve word dosyalarında çok sık olmasa da Powerpoint dosyalarında kesin sorun oluşturuyor. Geçici çözüm eski sürüm olarak kaydetmek. .docx olarak değil, .doc olarak kaydetmek. Yani şuan libre ofis ile ofis 2007 dosyası kaydetmek çok iyi bir sonuç vermiyor. Ofis 2003 olarak farklı kaydetmekte fayda var. pptx olarak kaydettiğimiz dosyaları tekrar açtığımızda tabloların ve grafiklerin kaydıklarını gördük.

Sorun: Microsoft makroları kullanamama.

Çözüm: Malesef çözüm yok. Microsoft makroları lisanslı olduğundan Microsoft ta bu kaynak kodlarını paylaşmadığı için kullanılamıyor. Fakat çok uzun bir süre daha direnebileceğini sanmıyorum.

Kategoriler
Bilişim Linux Programlar Teknoloji

En çok kullanılan linux dağıtımları

Sıra Dağıtım Günlük
1 Linuxmint 3000
2 Debian 1800
3 Ubuntu 1700
4 OpenSUSEMageia 1100
5 Manjaro 1050
6 Fedora 1020
7 Elementary 880
8 Zorin 870
9 Centos 850
10 Arch 810

 

Linux dağıtımları arasında en çok tercih edilen linuxmint. Linuxmint bir debian ve ubuntu dağıtımıdır. Geliştirmelerini debian ve ubuntu üzerinde yapmaktadır. Listeyi incelediğimizde en çok dağıtım yapanların Debian tabanlı olduğunu görürüz. Bu demek oluyor ki bilgisayar kullanıcıları debian tabanlı sistemleri tercih ediyor. Geliştiriciler debian paket yapısının çok iyi olmasından dolayı geliştirmesinin daha kolay olduğunu ve bu yüzden tercih edildiğini beliritiyor. Linuxmint, ubunutu, debian, elementary, zorinOS ilk 10 a girmeyi başarmış.

Dördüncü sıradaki OpenSUSE ise rethat paket sistemini kullanıyor. Rethat paket sistemi kullanan diğer dağıtımlar fedora ve Centos. Bu durum paket sisteminin önemli bir tercih sebebi olduğunu gösteriyor. İlk olarak seçim yapacak olan kullanıcı hangi paket sistemini kullanacağına dikkat etmelidir. Çünkü paket sistemini değiştirdiğinde komutlarda değişecek ve zorlanacaktır. Debian tabanlı bir sistem kullanan bir kişi fedora kullanmaya ilk başladığında önce kodları öğrenmek durumundadır. Fakat .deb kullanan başka bir sisteme geçerse kodlar aynı kalacak bu yüzden alışması daha kolay olacaktır.

Kendi paket sistemini ve komutlarını kullanan dağıtımlar da vardır. Arch bunların arasında en belirginidir. Bunlara ana dağıtımlar diyebiliriz. Arch ın hızını ve kullanım kolaylığını görenler bazı yeni dağıtımların çıkmasına sebep olmuştur. Cinnarch, Antegros, Chakra bunlardan bazıları. Arch ilk defa linux kullanacaklar için çok zor bir sistemdir. Kurulumu neredeyse tamamen kodlarla yapılır ve grafik arayüze gelene kadar uğraştırır. Bu yüzden arch kullanmak isteyen kullanıcılara tavsiyemiz grafik kurulumu olan Manjaro veya Chakra gibi dağıtımları tercih etmeleridir. Kendilerini komut sistemine alıştırdıktan sonra Arch ana dağıtımını kurup kullanabilirler.

En ilginç bulduğum konulardan biride ana dağıtımların üzerine inşa edilen dağıtımların ana dağıtımdan daha kolay kullanımı ve özellikleri olmasıdır. Örneğin Ubuntunun kurulumu, kullanımı, yazılımları Debian dan daha gelişmiştir. Fakat bu Arch da böyle değildir. Arch ana dağıtımında neredeyse bütün uygulamalar son sürümünde iken Arch üzerine inşa edilen diğer dağıtımlarda sürümler daha eski olabiliyor. Örtüşme çok az.

OpenSUSE gibi rpm paketlerini (rethat) kullanıp kendi komut sistemini geliştirmiş dağıtımlar da ayrı bir katagoriyi oluşturuyor. Örneğin mageia RPM kullanırken komut sistemini URPMİ ile yapılandırıyor. OpenSUSE ise YAST komutunu kullanıyor. Bu anlattığımız RPM paketlerini kullanan dağıtımlarda genel bir kural gibi sanki. Fakat debian tabanlı dağıtımlarda komut sistemi sudo, apt-get yapısındadır ve neredeyse hiçbir dağıtımda değişmez. Debianın en çok dağıtımı yapılan linux sürümü olmasının sebebi bu olabilir.

Not: İstatistik tarihi, yazının güncellenme tarihidir.

Kategoriler
Bilişim Linux Programlar Teknoloji

Hangi Linux Dağıtımı Seçelim?

Zaman zaman linux dağıtımları arasında geçişler olur. Çünkü ücretsizdir ve istediğinizi istediğiniz zaman yükleyebilirsiniz. Hatta yüklemeden de kullanabilirsiniz. Peki seçim yaparken kullanıcılar nelere dikkat ediyor? Bakalım!

Daha sonraki yazılarda denediğimiz linux sürümleri için değerlendirmeleri paylaşacağımızı belirterek kullanıcı tercihlerine bakalım. Geçtiğimiz yıl linuxmint bir atılım yaptı (kullanıcıların teveccühüne nail oldu). 2000 civarı günlük artışı varken 4000 günlük dağıtım rakamlarına ulaştı. Sebebi çok açıktı aslında. Görsel olarak ve masaüstü kullanımında microsoft işletim sistemlerine yakınlık yarattı. Bu ubuntu nun gerilemesine veya yerinde saymasına sebep oldu. Bu arada günlük artış nedir onu anlatalım. Her gün internete bağlanan bilgisayar sayıları ölçülüyor ve bu bilgisayarların kullandıkları işletim sistemleri kontrol ediliyor (bir siteye bağlandığınızda kullandığınız işletim sistemi bağlandığınız siteye kimlik bilgisi gönderir (ben buyum der). Pek çok linux işletim sistemi dağıtımı yapılıyor ve bu dağıtımı yapanlarda ölçüm yapan sitelere dağıttıkları sayıları bildiriyor. Bu yöntemle gelen bilgiler de değerlendirmeye alınıyor. Son durumda linuxmint number one mageia ve ubuntu yakın kakipte.

Tercihler (kendinizden bilirsiniz, bakalım size ne kadar uyuyor)

Görsellik :

Görsellik iş görme açısından değil ama psikolojik açıdan önemli. Bakın psikoloji işin önüne geçti gibi görünüyor ama işin aslı öyle değildir. Psikoloji desteklenmediği zaman iş performansını düşürüyor. Beğenmediğiniz bir masaüstü ortamında çalışmak istemessiniz. Görsel olarak beğenmediğiniz bir site bile işinizi gördüğü halde sizden taktir toplamayabilir. Bu yüzden görsellik çok önemli.

Kurulum kolaylığı:

Kurulum zor bir işlem değil fakat her kullanıcının bilgisayar bilgisi aynı değil. Kullanıcı C drive nedir sda, sdb nedir, ntfs mi ext4 mü seçmeliyim sorularına cevap veremiyor olabilir. Bu yüzden kurulumda kullanıcıya en az soruyu soran, kurulumu otomatik olarak yapılandıran ve tabiki bu otomatik işlemleri yaparken veri kaybına neden olmayan bir yazılımı tercih edecektir.

Kurulum ve kurulum sonrası en az hata:

Bazı linux dağıtımları kurulum sonrasında sorunlarla karşılaşmanıza sebep olabilir. Örneğin kurulum ardından bazı uygulamalar çökerse, yanıt vermez duruma düşerse ve kullanıcı da terminali tam olarak kullanamıyorsa başka dağıtımı seçecektir.

Masaüstü ortamı:

Dağıtımlar birden fazla masaüstü ortamları destekleyebilirler. Desteklemeyebilirlerde pardus gibi. Bu durum kullanıcının tercihi en fazla etkileyen konulardandır. Kullanıcı dağıtımı indirmeden önce sevdiği masaüstü ortamını kullanıp kullanamayacağını merak eder ve sorgular. Eğer kullanamayacaksa o dağıtımı tercih etmez. Örneğin KDE ortamının işlemci ve RAM tüketimi diğer masaüstü yöneticilerinden daha fazladır. Sadece KDE destekleyen bir dağıtım işlemcisi veya ram i düşük kullanıcıları kaybeder. Çünkü işlemcisi ve ram i düşük makine kullanıcıları fluxbox, openbox, xface, lxde gibi masaüstü ortamlarını seçerler.

Uygulama bulunabilirlik:

Her uygulama, her dağıtımda çalışmayabilir. Kullanıcı en fazla uygulamanın çalıştığı sistemi tercih eder. Microsoft un en fazla kullanılan işletim sistemi olasının sebeplerinden biri budur. En fazla uygulama üretilen işletim sistemi de microsoft tur. İçinden çıkılamaz bir paradoks.

Güncelleme:

Kullanıcı ne sıklıkta güncelleme çıkıyor ve bu güncellemeler sistemi ne kadar destekliyor inceler. Bazı işletim sistemlerinin güncellemesi çok az çıkar bu yüzden çok az tercih edilirler. Bazıları bir kaç yıl dağıtım yapar sonra kaybolur. Hiç bir kullanıcı bir kaç yıl için işletim sistemi tercih etmez.

Kullanıcı tercihleri ve tavsiyeleri:

Pek çok kullanıcı diğerleri ne demiş’i merak eder ve araştırır. Diğerleri hangini tercih etmiş, memnuniyet oranları nedir, en çok tercih edilen neden ediliyor veya hiç sorgulamadan bu kadar insan bunu tercih ediyorsa diye düşünür fakat bu grup linux kullanıcıları arasında az bir oran teşkil eder. Çünkü, “sorgulamadan bu kadar insan bunu tercih ediyorsa” diye düşünüyor olsaydı Microsoft kullanırdı.

Kategoriler
Apple Bilişim İnternet Linux Programlar Teknoloji Windows Yaşam

Güncelleme (Update) Yapmaktan Usandım

Teknoloji her geçen gün daha da iyi oluyor değil mi? Elbette bu iyileşme kendiliğinden olmuyor. Birileri kod yazıyor birileri donanım üretiyor. Bunlar birleşiyor ve yenilikler ortaya çıkıyor. Teknoloji kullanıcıları olarak bize düşen de donanım ve yazılım kaynaklarımızı güncel tutmak.
Güncelleştirme işletim sistemleri güvenlik açıkları yüzünden çok meşhur oldu. En çok da microsoft tabiki. Bunun için özel sistemler geliştirmek zorunda bile kaldılar. Örneğin cloud computing anlayışı (mecburiyeti) buradan çıktı. Klasik data center yaklaşımında 1 IP 1 sunucu vardı ve siz bu IP ile sunucuya bağlanır ve gerekliliklerinizi yapardınız. Cloud computing de ise birden fazla sunucu var tabi ki de birden fazla IP. Bir sunucu cevap vermediğinde veya yetersiz kaldığında sizi diğerine yönlendiriyor ve işin hızla ilerlemesini hatta sistemin cevap vermez duruma düşmesini engelliyor. Teknoloji ne kadar güzel değil mi?
Durum böyle iyi ama işiniz birden fazla bilgisayarla ilgilenmekse güncelleştirme bazen çok sıkıcı olabiliyor. Örneğin şuan windows xp kurulumu yapsam 1 GB gibi bir güncelleme yapmak zorundayım. Vista ve windows 7 de de  durum çok farklı değil. Hadi bu Microsoft klasiği diyelim. Diyelim de, linux tarafında da işler aynı. Ubuntu kurulumu yapsanız bile ki çıkalı 10-15 gün bile olmamışken 200-400 mb arasında bir güncelleştirme yapmanız gerekiyor. Apple’da da durum çok farklı değil.
Güncelleştirme sadece işletim sistemleri için olsa gene güzel. Diğer programlar ne olacak? Ofis yazılımları, oyunlar, araçlar, microsoft kullanıyorsanız anti-virüsler, saymakla bitmez güncelleştirme.
Güncelleştirme işinin bir de web tarafı var. Yok wordpress update yayınlamış, yok drupal. Sadece çekirdek güncellemesi ile bitmez bir de ilave yazılımları var ki, temalar, editörler, resimler vs.
Sonuç olarak güncelleme yapmaktan usandım. Bütün güncelleştirmeler wordpress güncellemesi gibi olsa ne güzel olurdu. Bir dakikada hayatı günceller keyfimize bakardık.
Herkese mutlu güncelleştirmeler.

Kategoriler
Bilişim İnternet Programlar Teknoloji Windows

Windows 7 Kurulum Sonrası Yapılması Gerekenler

Windows 7 kurulumu, güncellemesi, sürücü desteği xp ve vistaya göre kolay ve hızlı. Kurmuşken içerisine SP1 eklenmiş sürüm kuralım. Sonradan Servis paketi eklemek sorun çıkarabiliryor ayrıca çok yavaş. Linux kurulumlarına en yakın kurulum windows 7 de.  Kurduktan sonra neler yapacağız sıralayalım.

1. Bir güvenlik yazılımı kuruyoruz. Hemen hepsi aynı bence en ucuz hangisi ise onu kullanın Norton 2 aylık deneme veriyor bununla birlikte avast, avg gibi ücretsiz sürüm kullandıran firmalar var. Denemek ve takdir size ait.
2. Driver medyamız varsa takıp sürücülerimizi kuruyoruz. Genelde sürücüleri tanıyor lakin donanımlarımız yeni ise görmeyebilir. Ağ kartını gördüyse hemen internetten yeni sürücülerimizi indirip kuralım. Bunun için en kolay yol anakartımızın marka ve modelini öğrenmek. Şu yazılım ile bunu birkaç dakikada yapabilirsiniz.

3. Aktivasyon işlemini yapıyoruz. Windows update e bağlanıp güncelleştirmeleri kuruyoruz.

4.  İnternet explorer son sürümünü indirip kuruyoruz. (update ile gelebilir fakat update ile daha yavaş olduğundan direk indirip kurmanızı tavsiye ederim.)

5.  www.rarlab.com son sürümü indirip kuruyoruz.

6. Pdf okuyucu bulup kuruyoruz. (adobe, foxit, nitro vs)

7.  www.ccleaner.com indirip kuruyoruz.

8.  www.java.com indirip kuruyoruz.

9. Ofis yazılımı kuruyoruz. www.libreoffice.org tavsiye ederim. Lisanslı microsoft varsa kuruyoruz.

10. İnternet araçlarımızdan kullandıklarımızı kuruyoruz. (skype, messenger, torrent, ftp, extra browser, google earth, desktop, tolllbar vs)

11. VLC medya player. http://www.videolan.org/ indirip kuruyoruz. Bütün medyaları açar. Türkçe altyazı için ayarlardan altyazı çeneklerini bulup türkçe 8859-9 seçeneğini seçmemiz gerekli.

12. Mp3 player lazımsa kuruyoruz. www.aimp.ru tavsiye ederim. Çok kolay ve süper temaları ile özellikleri var.

13. Fotoğraf düzenleyicisi lazımsa www.gimp.org dan ediniyoruz.

Bu işlemlerin tamamını internet üzerinden yapacaksınız bağlantınızın hızına ve kotanıza göre çok zamanınızı alır. Hazır indirilmiş programlar kotanızı ve hızınızı korur.

Kategoriler
Bilişim İnternet Programlar Teknoloji Windows

Windows XP kurulum sonrası yapılması gerekenler

Windows xp 2011 yılına kadar dünyada en fazla kullanılan işletim sistemiydi. Peki kurulumunu biliyoruzda kurduktan sonra neler yapacağız biliyor muyuz? Tabi biliyoruz sıralayalım.
1. Güvenlik yazılımı kuruyoruz. norton, eset, avast, avg, fscure vs.
2. Driver medyamız varsa takıp sürücülerimizi kuruyoruz fakat küçük bir hatırlatma sadece lan driver kurup internete bağlandıktan sonra sürücülerin güncellemeleri var mı kontrol edelim sonra sürücüleri kuralım. (zamandan kazanmak için)
3. Aktivasyon işlemini yapıyoruz. Windows update e bağlanıp güncelleştirmeleri kuruyoruz. Malesef microfost xp desteğini sona erdirdiği için güncelleştirme alamayacaksınız. O yüzden güncelleştirmeleri kapatın ve hatırlatmayıda kapatın. Xp kullanacaksanız SP3 kurun güncellemeye zaten ihtiyacınız yok.
4.  İnternet explorer 8 indirip kuruyoruz. Başka tarayıcılar kullanın. Firefox, chrome, opera, yandex browser işinizi fazlasıyla görür.
5.  www.rarlab.com son sürümü indirip kuruyoruz.
6. Pdf okuyucu bulup kuruyoruz. (adobe, foxit, nitro vs)
7. www.ccleaner.com indirip kuruyoruz.
8. www.java.com indirip kuruyoruz.
9. Ofis yazılımı kuruyoruz. www.libreoffice.org tavsiye ederim. Lisanslı microsoft varsa kuruyoruz.
10. İnternet araçlarımızdan kullandıklarımızı kuruyoruz. (skype, messenger, torrent, ftp, extra browser, google earth, desktop, tolllbar vs)
11. VLC player indirip kuruyoruz. http://www.videolan.org/ Her türlü medyayı açar, kasma donma yapmaz. Kullandığım en iyi medya oynatıcı. Altyazı için dil desteği bölümüne girip türkçe 8859-9 seçeneğini seçmeyi unutmayın.
12. Mp3 player lazımsa kuruyoruz. www.aimp.ru tavsiye ederim. Çok kolay ve süper temaları ile özellikleri var.
13. Fotoğraf düzenleyicisi lazımsa www.gimp.org dan ediniyoruz.
Bu işlemlerin tamamını internet üzerinden yapacaksınız bağlantınızın hızına ve kotanıza göre çok zamanınızı alır.. Eğer internet bağlantınız 1 mbps ise 2 gün bile sürebilir. Hemen hepsini tamamlalayım diye uğraşmayın zamana yayın.