Kategoriler
Gerekli Bilgiler Hayvanlar Yaşam

Bebek fok balıkları

Bir hayvanın kafasına vurula vurala öldürülüp kürkünü birkaç tane kokoş için yüzmek ve hayvana eziyet etmenin neresi spor?

Norveç ve Kanada yeni bir turizm’e başladı.Bebek fok balıklarını öldiümek. Ve buna ‘spor’ diyorlar. Buna spor mu diyorsuz?

Bu bir sporcumu? Neden? Sen bizim tek umudumuzsun! Bu barbarlık insanlar tarafından yapılmamalı ve engellenmeli! Bize sırtınızı dönmeyin çünkü korunmazısız!.. Bu resimlerin çok üzücü olduğunu biliyorum ve asıl acıyı biz yaşıyoruz…Ve bu çok acıklı ve ŞU ANDA bile Dünya’da olan bir şey…!!! Neden onları öldürüyoruz? Yaşamaya ve ölmeye kim karar verir/verebilir ki?

Bu nasıl bir spor? Biz kimseyi incitmedik…Sadece masumca yüzüyorduk… Lütfen bana ve arkadaşlarıma yardım edin…!!!!! Bu resimleri izleyip HİÇBİRŞEY yapmamak bencilliktir.

 

Lütfen bize yardım edin…!! Lütfen bize yardım edin!!!….!!!

HAYVANLARI VE FOK BALIKLARINI ÖLDÜRMEYELİM..!!

Bunu başkalarına e-mail atarak buna bir dur diyebilir ve başkalarını uyarıp bu gaddarlık ve katilliği önleyebiliriz..!!!!!!!

Kategoriler
Gerekli Bilgiler Sağlık Yaşam

Fosforun Faydaları

Fosfor insan vücudunda kalsiyumdan sonra en fazla bulunan elementtir. İnsan vücudu fosfora kemik ve diş oluşumu, beyin fonksiyonlarının sağlıklı işleyişi , enerji üretimi, kalp kasının kasılması, sinir ve kas hareketleri, böbrek işlevleri açısından ihtiyaç duyar. Fosfor ayrıca vitaminlerin kullanımı ile besinlerin enerjiye dönüştürülmesinde yardımcı olarak vücuda yarar sağlar. Fosfat (fosforun %85 kadarı kemikte fosfat formunda depolanır) hücre içi sıvıların ana anyonudur. Fosfatlar dönüştürülebilir olmalarından ötürü, birçok koenzim sisteminin ve metabolizma fonksiyonlarının işlemesi için gerekli bileşiklerle birleşme yeteneğine sahiptir. Fosfatların birçok önemli reaksiyonları özellikle ATP, ADP ve fosfokreatinin işlevleri ile ilişkilidir.

Günlük fosfor ihtiyacı 2 g’dır. Yeterince balık tüketmek fosfor ihtiyacını önemli ölçüde karşılar.

Fosfor eksikliği özellikle kasları ve kemikleri olumsuz yönde etkileyerek kas hücrelerinin zarar görmesine, kasların ve kemiklerin güçsüzleşmesine neden olur.

Sinir- kas ilişkisinde ve beyin fonksiyonlarında aksaklıklara yol açar.

Kategoriler
Gerekli Bilgiler Sağlık Yaşam

Leptospiroz’a dikkat

Doç.Dr. Osman Genç
Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı
Kınıklı Denizli Tıp Laboratuarı

Kısa süre önce bir kadın son derece önemsenmeyen bir sebepten dolayı hayatını kaybetmiştir.

SEBEP?
Hayatını kaybeden kadın Genfer Gölü’nde piknikteyken, bir kutu içeceği kutusundan içti. Pazartesi günü Lozan’daki CHUV’ye sevk edildi ve Çarşamba günü vefat etti. Otopsi sonucu Leptospiroz fulgurante’den öldüğü anlaşıldı.

Tekneye bardak götürmemişti ve içeceği direkt kutudan içmişti.
Kutular kontrol edildiğinde, kutularda fare urini (idrarı) bulunduğu, yani Leptospiras ile kirlendiği ortaya çıktı.
Muhtemelen kadın, kutunun ÜSTÜNÜ TEMİZLEMEDEN AĞZINA GÖTÜRÜP İÇMİŞTİ…
Kutunun üstüne Fare ürini (idrarı) bulaşmış ve kurumuş ki, bu zehirli maddeler içermektedir, bu da Leptosiproz’ u ortaya çıkaran Leptospiras içerir.

Bu kutular fare bulunan depolarda muhafaza edilir ve temizlenmeden Pazar’a sürülür.

Kutular satın alındıktan sonra buzdolabına konulmadan önce bulaşık deterjanı ile özenle temizlenmeli.

İspanya’da İNMETRO tarafından yapılan bir araştırma sonucunda, kutular tuvaletlerden daha da fazla kirlidir!

Kategoriler
Gerekli Bilgiler Teknoloji Yaşam

Kimlik Fotokopisi Sahtekarlarına Dikkat

KİMLİK FOTOKOPİSİ KULLANIRKEN UYANIKLARA YEM OLMAYIN!

Bildiğiniz gibi artık her kurumda işlem yaparken, telefon hattı alırken,biryerlere abone olurken, kargo alıp-verirken, havale işlemlerinde. . vs.. kimlik fotokopisi istenmekte..
Aslında bu yasal değil, sadece koca formu doldurmak yerine kimliğinizin fotokopisini iliştiriyorlar o belgelere ya da kendilerini garantiye alıyorlar ve işleri hızlandıyorlar.
Sebep herneyse. Sonuçta artık kimlik fotokopisi ile çok işlem yapılması alışmış bir durum oldu.
Peki bu kimlik fotokopiniz ile başkası neler yapabilir diye düsündünüzmü hiç?
Birkaç örnek verecek olursak:
-Adınıza bir yerlere üye olunabilir.
-Adınıza abonelik açılabilir.
-Sizi bir şey için kefil edebilirler.
-En çok görülen vakalardan biri de şu: ADINIZA BİRSÜRÜ TELEFON HATTI AÇTIRIP, AÇIK HAT OLARAK SATABİLİRLER! ve bu hatları alanlar herhangibir suç işlediklerinde direk hat sahibi yani kimlik fotokopisi kullanılarak adına hat açılan kişi zan altında kalmaktadır. (zaten siz de telefoncularda açık hat satıldıgına sahit olmuşsunuzdur)
-ve bunun gibi bircok örnek.

Peki kendimizi korumak, kimlik bilgilerimizle istegimiz dışında işlem yapılmasını önlemek çok mu zor? Elbette değil
Basit ve etkili bir yöntem var:

Mesela 05xx1234567 nolu telefon hattını aldınız.
Form doldururken ve kimlik fotokopisini verirken,FOTOKOPİ DE, KİMLİĞİN ÖN VE ARKA YÜZÜNDEKİ BOŞ ALANLARA
SADECE 05XX1234567 HATTIN ABONELİK İŞLEMLERİ/ AKTİVASYONU İÇİNDİR yazıp paraf atmanız sizi koruyacaktır.

Veya: SADECE 01/01/200X NOLU , XXXXMİKTARLI HAVALE İŞLEMİ İCİNDİR..
VB. ŞEKLİNDE NOT TUTMANIZ İYİ BİR ÖNLEM OLACAKTIR…
(çevrenizdekileri uyarmayı unutmayınız)

Kategoriler
Gerekli Bilgiler Sağlık Yaşam

Çocuklu Yaşama Kendinizi Hazırlamaya Ne Dersiniz?

1-) Köşe başındaki süpermarkete gidin. Hiçbir şey satın almadan kasaya yönelin ve cebinizdeki bütün parayı kasiyere verin. Daha sonrada yandaki eczaneye gidin kredi kartı ile ilaçlar alın. Akşam saat 17:00 ile 22.00 arasında elinizde yaklaşık 4 kg. ağırlık taşıyarak sürekli ev içinde volta atın. Saat 22.00’de ağırlığı yatağa bırakın. Saati 24.00’e kurun ve yatın uyuyun. Saat tam 24.00’de kalkın.4 kg. ağırlığı tekrar elinize alın ve saat 01.00’e kadar evin içinde dolaşın. Ağırlığı tekrar yatağa koyun. Saatin alarmını 03.00’e kurun. Yatın. Uyuyamayacağınız için tekrar kalkın; bu kez elinizde ağırlık olmadan evin içinde dolanıp durun. Koltukta kendinizden geçin.03.00’te çalan alarm ile fırlayın, 15 dakikalık uykunun sersemliği ile yatağa yönelin, ağırlığı elinize alın. Saat 04.00’e kadar elinizde ağırlık varken karanlıkta dolanın ve bu arada yüksek sesle çocuk şarkıları, ninniler söyleyin. Kendinizden geçerek bir süre daha uyuyun. Böylece toplam uyku miktarınızı 45 dakikaya yükseltin. Kahvaltıyı hazırlayın. Güleryüzlü olun ve bunları 5 yıl boyunca her gece tekrarlayın.

2-) Eve canlı bir ahtapot getirin. 5 yıl boyunca düzenli bir biçimde her sabah onu giydirmeye çalışın. Ayrıca ahtapotu bir çuvala, hiçbir kolu dışarda kalmayacak şekilde, en kısa zamanda sokmanın provasını yapın.

3-) Bir kavun alın. Kavunun üstünde bir delik açın. Kavunu uzunca bir iple tavana asıp, sallayın. Kavun sağdan sola sallanırken, bir kaşık sıcak su alın, sallanan kavunda daha önce açmış olduğunuz deliğe, yere dökmeden sokmaya çalışın.

4-) Ağzınızdan çıkan her cümleyi en az beş kez daha tekrarlayarak konuşmaya alışın. Bunu bir yaşam biçimi haline getirin.

5-) Dışarıya çıkmak için giyinin. Banyonun kapısı önünde tam tamına yarım saat bekleyin. Aşağıya inin. Kapının önünde beş dakika bekleyin. Sonra tekrar eve dönün.Tekrar dışarıya çıkın. Evin önündeki yolda yürümeye başlayın. çok ama çok yavaş yürüyün. Yürürken de yerde gördüğünüz her sigara izmaritini, cikleti, kirli kağıdı,mendili, karıncayı dikkatle ve uzun uzun seyredin. Aniden “yeter artık senden çektiğim” diye avazınız çıktığı kadar bağırın. Eve geri dönün. Her gün böyle yürüyüşler yapın.

6-) Süpermarkete gidin.Yanınıza da orta büyüklükte bir keçi alın: Süpermarkete girince keçiyi serbest bırakın.Daha sonra da keçinin içerde kırıp, tahrip ettiği her şeyin parasını sorgusuz sualsiz peki deyip ödeyin.

7-) Evdeki koltuklara tereyağı bulayın. Perdelere de reçel bulaştırın.

😎 Mutfakta pişmekte olan bir adet balığı çalın ve onu misafir odasında bir yere saklayın. Balığın odada 5 ay kimse tarafından bulunmadan kalmasını sağlayın.

9-)Evdeki yeni sulanmış çiçeklere elinizi sokun ve aldığınız çamurlar ile temiz duvarlar üzerinde figürler yaratın.

Nasılmış, çocuklu yaşama hazır mısınız? Bir daha DÜŞÜNÜN.

Kategoriler
Gerekli Bilgiler Sağlık Yaşam

Unutkanlık Tedavisi

Unutkanlığı unutturacak 10 alıştırma şöyle sıralanıyor:

1- Devrim alıştırması: Günlük rutin alışkanlıklarınızda değişiklik yapın. Örneğin sağ elinizi kullanıyorsanız biraz da sol elinizi çalıştırmaya başlayın. Saçlarınızı sol elinizle tarayın ve kahve fincanınızı alışık olmadığınız elinizle tutun ya da çayınızı kaşıkla alışık olduğunuz yönün tersine karıştırın. Sonuçta rutin alışkanlıklarınızı kırıp beyninizin kullanmadığınız diğer yarısını da harekete geçirmiş olursunuz.

2- Çocuk oyunu alıştırması: İşe ya da alışverişe giderken tıpkı bir çocuk gibi merak içinde bütün duyularınızı harekete geçirin. Bakın, dokunun, dinleyin, koklayın. Fırında satılan taze ekmeklerin kokusunu algılamaya çalışın. Yürüdüğünüz zeminin özelliklerini hissedin, bunun sizde nasıl duygular yarattığını anlamaya çalışın. Yanınızdan geçen insanların konuşmalarını dinleyin. Evinizde gözlerinizi kapatarak bir yerlere ulaşmaya çalışın. Kısacası duygularınızı alışık olmadığınız tarzda kullanın. Bu şekilde çok ender yaptığınız bağlantıları canlandırır, beyin kapasitenizi artırırsınız.

3- Harf alıştırması: Elinize bir gazete ve fosforlu bir kalem alın. Sırasıyla paragrafları okuyun ve çift yazılmış harflerin üstünü çizin. Bir sonraki aşamada kelime içinde birden fazla geçen harflerin üzerini çizin. Alıştırmayı yaparken kelimelerin üzerinde fazla düşünmeyin ve hemen işaretleyin. Böylelikle konsantrasyon gücünüz artar.

4- Polisiye alıştırması: “Dün akşam şu saatte ne yaptım, neredeydim, iki saat önce ne yaptım” gibi genellikle polisiye romanlarda sorulan soruları kendinize yöneltin ve yanıtlamaya çalışın. Bu sayede yaptıklarınıza karşı dikkatinizi geliştirirsiniz. Ayrıca kısa hafızanız da gelişir.

5- Yürüyüş alıştırması: Asker yürüyüşü gibi olduğunuz yerde hareket edin. Sol bacağınızı her kaldırdığınızda önce sağ elinizle, sonra sol elinizle dizinize dokunun. Bu hareketleri birkaç kez tekrarlayın. Koordinasyon yeteneğinizi artıran bu hareketlerle beyninizin her iki tarafını da kullanmış olursunuz.

6- Ressam alıştırması: Burnunuzun ucunda bir fırça olduğunu hayal edin. Bununla havaya en sevdiğiniz renkte yatay bir sekiz çizin. Bu hareketi gevşek ve dengeli yapın. Bu çizim hareketleri yorgun zihninizi hemen canlandırır. Aynı zamanda beyni bloke eden stresi etkili biçimde yok eder.

7- Ajan alıştırması: Çevrenizde bulunan arabaların plakalarına dikkat edin ve plakada bulunan harflerden kelimeler ve cümleler türetmeye çalışın. Böylece kelime haznenizi geliştirir ve beyninizi canlandırırsınız.

8- Resim alıştırması: Hafızayı güçlendiren bu alıştırma için kağıt kalem alın ve kağıdın üzerine bir tane mum, bir kuğu, üç kollu bir kaktüs, üç yapraklı bir yonca, beş parmaklı bir el, hortumunu yukarı kaldırmış bir fil, sola dalgalanan bir bayrak, saatli bir yumurta, sapının üzerinde duran bir pipo, davul yanında duran bir adam, vb. çizin. Her resim bir sayıyı sembolize ediyor. Ardından sembolleri sayılara göre ezberleyin.

9- Otobiyografi alıştırması: Düşünün ki hayat hikayenizi tekrar yazmanız gerekiyor. Burada işe gittiğiniz ilkokuldan başlayabilirsiniz. Bunun için en yakın arkadaşınızın kim, tipinin nasıl olduğunu hatırlamanız gerekiyor. Tabiî sınıfınızın düzenini, görüntüsünü de… Bu alıştırmayla kişilerle ilgili hafızanızı harekete geçirirsiniz.

10- Hipnoz alıştırması: Özellikle stres anlarınızda veya kaygıya
kapıldığınızda olumlu sözcüklerden destek almaya bakın. Bunlarla olumsuz düşüncelerinizi yok eder, hedeflerinize daha kolay ulaşırsınız.

Kategoriler
Gerekli Bilgiler Sağlık Yaşam

112 Acil (marifetini öğrenin)

*Kaybolanın imdadına ‘112’ yetişiyor*

Türkiye’de iki hafta önce herkesin yüreğini burkan talihsiz bir olay yaşandı. Uludağ’da kayak yaparken yolunu kaybeden gencin donarak hayatını kaybetmesi, bütün ülkeyi üzüntüye boğdu. Cep telefonundan ailesi ve arkadaşlarını aramasına rağmen kayıp gencin yeri ancak 10 saatte tespit edilebilmişti.

Sinyal takibi için savcıdan izin alma mecburiyeti, gecikmeye gerekçe gösterildi. Ancak bütün bunlar yaşanmayabilirdi. Çünkü anında adres tespiti yapılmasına imkân tanıyan bir sistem var. Ama bilinmediği için kimse faydalanamıyor. Herhangi bir sebeple 112 Sıhhi İmdat, 155 Polis İmdat veya 156 Jandarma İmdat’ı sabit hat veya cep telefonuyla ararsanız iki dakika içinde bulunduğunuz nokta belirleniyor. Üstelik savcı izni gibi bürokratik engeller de yok.

Buna imkan tanıyan düzenleme 3 ay önce yasalaştı. 10 Kasım 2008’de yürürllüğe giren Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 31. maddesi, acil numaraları arayan kişiye ait yer tespit bilgisinin, telefon operatörleri tarafından ilgili birime anında aktarılmasını öngörüyor.

Yani Uludağ’da kaybolan Ümit Özgen (21), arkadaşları yerine 112’yi arasaydı, daha çabuk kurtarılabilirdi. Telekomünikasyon Kurumu, konum belirleme imkanının kaybolan kişilerle sınırlı olmadığını vurguluyor. Yangından sağlık sorunlarına, trafik kazasından gasba kadar hangi sebeple olursa olsun acil numarayı arayan
herkese çok kısa sürede ulaşmak mümkün. Bunun için şu numaralardan birini çevirmek kafi: 110 Yangın İhbar, 112 Sıhhi İmdat, 151 Kıyı Emniyeti, 155 Polis İmdat, 156 Jandarma İmdat, 157 İnsan Ticareti Mağdurlarına Yardım ve İhbar Hattı, 158 Sahil Güvenlik, 159 Alo Karayolları, 168 Türk Kızılayı ve 177 Orman Yangın Hattı. Acil aramalar konusunda gündemdeki bir başka proje ise Amerika’da uygulanan tek numara sistemi. Bütün yardım ve ihbar hatlarının 112’de birleştirilmesi planlanıyor. Sistem ilk Antalya’da devreye girecek. Başarılı olunursa ülke geneline yayılacak.

5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanununnun 31nci Madde son fıkrası aşağıdaki gibidir:

“(4) Ankesörlü telefon hizmeti kullanıcıları da dahil olmak üzere, kamu kullanımına açık telefon hizmetinden faydalanan kullanıcılar, herhangi bir ücret ödemeden 112 ve Kurumca belirlenen diğer acil çağrı numaralarını çevirerek acil çağrıya cevap vermekle yetkili kuruluşa erişme hakkına sahiptir. Kurumca belirlenen esaslar çerçevesinde işletmeciler ücretsiz olarak, kullanıcıların 112 acil çağrı numarasına ve Kurumca belirlenebilecek diğer acil çağrı numaralarına sunmakta oldukları hizmetin kapsam ve kalitesine uygun olarak erişimlerini sağlamak ve acil yardım talebinde bulunan kullanıcıların yerlerini tespit ederek ilgili kuruluşa bildirmekle yükümlüdür.”

Kategoriler
Gerekli Bilgiler Yaşam

8 mart dünya emekçi kadınlar günü

“8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” kadın haklarının kazanılmasında verilen mücadelenin simgeleştiği özel bir gündür. Gelişmiş ülkelerde kadın hakları birçok ilerlemeler göstermiş olsa da ülkemizde ve geri bıraktırılmış ülkelerde kadın hakları ne yazık ki istenen seviyelerden çok uzaktadır.

Hepimizin bildiği gibi 8 Mart 1857 tarihinde ABD‘nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi, daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesinin ardından çıkan yangında çoğu kadın 129 işçi can verdi. 1910 yılında 2. Enternasyonale bağlı İlerici Kadınlar Toplantısı‘nda Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin‘nin önerisiyle 8 Mart‘ın “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak kutlanması oybirliğiyle kabul edildi. O günden bu yana 8 Mart dünya çapında örgütlü ve yaygın biçimde kutlanmaktadır.

Türkiye‘de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında “Emekçi Kadınlar Günü” olarak kutlanmaya başlanmıştır. Dünyanın önde gelen ülkeleri henüz insan hakları fikrine alışmaya çalışırken, kadınlarımız Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde tüm bu hakları Cumhuriyetimizle birlikte kazanmıştır. 1926 yılında kadınlarımız “şeriat” zincirinden kurtularak Medeni Kanun ile güçlenmeye ve kişiliğini bulmaya başlamışlardır. 5 Aralık 1934 de seçme ve seçilme haklarının verilmesi ile hem siyasette hem sosyal hayatta erkeklerle eşit haklara kavuşmuşlardır.

“Birleşmiş Milletler Kadınlar On Yılı” programından Türkiye‘nin de etkilenmesiyle, “Türkiye 1975 Kadın Yılı” kongresi yapıldı. 1980 Askeri Darbesi‘nden sonra dört yıl süreyle herhangi bir kutlama yapılamamış, 1984‘ten itibaren her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından “Dünya Kadınlar Günü” kutlanmaya başlanmıştır.

Dünyanın her yerinde kadınlar, ulusal, sınıfsal, dinsel ve cinsel sömürü ve saldırılara maruz kalmaktadır. Sermaye gibi, şiddetin de maalesef vatanı, milleti, dini, mezhebi yoktur. Bugün bu sömürü biçimleri milliyet, ülke, bölge ayrımı gözetmeksizin dünyanın her köşesinde vardır.

Yıllık kadın ölümlerindeki bilançolara baktığımızda 1.ve 2. Dünya savaşlarındaki insan kaybından çok daha fazla kadın katledilmektedir. Son günlerde, tecavüz ve ölüm haberleri magazinleştirilerek, kadın bedeni üzerinden reyting uğruna kadın onuru çiğnenmektedir. Her gün TV programları ve diziler aracılığıyla feodal yapıları, mafyayı, çeteleri, fuhuş ticaretini, dizi adına, program adına evlerimize taşıyanlar, erkek otoritesini sarsılmaz bir kale gibi sunmaktadırlar. Toplum, sessiz kaldıkça bu ataerkil vahşet elinde, namus adına, töre adına kadınlar can vermeye devam edecektir.

Ayrıca biliyoruz ki “Ülkemizde çağdaş, eşitlikçi, demokratik, laik, sosyal hukuk devleti tüm kurum ve kurallarıyla etkin, işler ve işlevsel kılınmadığı sürece, kadınlar özgürlük, eşitlik ve insan hakları mücadelesinde bir adım ileri gidemeyecektir. Bu nedenle aşağıdaki taleplerin acil ve vazgeçilmez olduğunu öngörüyoruz;

•· Kadına şiddet suçlarının ve “nefret” suçlarının en ağır cezalara çarptırılarak caydırıcılıklarının sağlanmasını, töre, namus, genel ahlak vb. gerekçelerin hiçbir şekilde hafifletici neden sayılmamasını, kadının töre, ahlak ve din gerekçeli cinsiyetçi baskı ve ayrımcılıktan kurtarılmasını, iş ilanlarında cinsiyet ayrımcılığı yapılmamasını,

•· Kadınlarımızı iki kez ezen işsizlik ve yoksulluğun önüne geçilmesini,

•· Kız çocuklarının temel eğitimlerinin ailelerin keyfine bırakılmaksızın, eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması yönünde devlet politikaları oluşturulmasını,

•· Diyanet işleri başkanlığının kaldırılarak bütçesinin, sadece %4 ü üniversite mezunu olan ve % 20 sinin okuma yazma bilmediği kadınlarımızın eğitimine ve sağlığına tahsis edilmesini, devletin ve siyasi iktidarın tüm inanç ve dinlere eşit mesafede durmasının kesinlikle sağlanmasını,

•· Kreş ve anaokulu dahil, eğitim ve sağlık hizmetlerinin parasız olmasını,

•· Siyasi Partiler Yasasının siyasi yaşama kadın katılımını artıracak yönde değiştirilerek, adaylıklarda yarı yarıya kadın kotası uygulamasının yaşama geçirilmesini,

•· Bugünümüzü karartarak geleceğimizi güvenliksizleştiren Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasasının geri çekilerek, yerine çağdaş sosyal hukuk devleti ve insanı esas alan bir tasarının hızla hazırlanmasını, kadın istihdam politikalarının geliştirilerek annelikle iş yaşamını birlikte sürdürebilecekleri yasal düzenlemelerin yapılmasını,

•· Düşünce ve ifade özgürlüğünün önündeki tüm engellerin kaldırılmasını, Anayasanın tüm yurttaşların katılımıyla, çağdaş, eşitlikçi, demokratik, özgürlükçü bir Türkiye yaratma hedefinde topyekûn değiştirilmesini,

•· Ülkemize zarar verecek, halkımızı yapay tartışmalarla bölecek, özgürlük ve demokrasi kavramlarını “türban ve başörtüsüne” indirgeyen ufuksuz siyaset anlayışının, bu siyaseti sürdüren tüm taraflarca bir an önce terk edilmesini,

•· Halkımızı din, dil, etnik köken, cinsiyet, cinsel yönelim, sınıfsal, mezhepsel ve milliyetçilik çizgilerinde bölmeye yönelik her türlü politikaya son verilmesini, toplumsal zeminde demokrasi ve barış kültürünü güçlendirecek politikaların ivedilikle yaşama geçirilmesini, devletin yasalarla ve uygulamalarla kadın haklarını ve bütün özgürlükleri güvence altına aldığı bir Türkiye yaratılmasını,

Talep ediyoruz.

Dünya Emekçi Kadınlar Gününüz kutlu olsun.

Saygıyla, sevgiyle ve dostça…

Kategoriler
Gerekli Bilgiler

Dünyanın “En”leri

Dünyanın en yüksek şelalesi: Angel-Venezuela–1.000 m.
Dünyanın en büyük nehri: Nil-Afrika
Dünyanın en yüksek dağı: Everest-Asya–8.848 m.
Dünyanın en büyük çölü: Büyük Sahra Çölü-Orta/Kuzey Afrika
Dünyanın en büyük yanardağı: Tambora-Endonezya
Dünyanın en büyük mağarası: Carlsbad Mağarası-New Mexico, ABD
Dünyanın en büyük gölü: Hazar Denizi-Orta Asya–394.299 km²
Dünyanın en büyük adası: Grönland-Kuzey Atlantik–2.175.597 km²
Dünyanın en sıcak yeri: Al’Aziziyah-Libya–57,7 C
Dünyanın en soğuk yeri: Vostock II- -89,2 C
Dünyanın en kalabalık ülkesi: Çin–1.237.000.000 kişi
Dünyanın en geniş ülkesi: Rusya–10.610.083 km²
Dünyanın en küçük ülkesi: Vatikan–0.272 km².
Dünyanın en kalabalık şehri: Tokyo-Japonya–26.500.000 kişi
Dünyanın en uzun binası: Suyong Bay Tower-Pusan(Güney Kore): 88 kat 462 m.
Dünyanın en uzun demiryolu tüneli: Seikan-Japonya–53,9 km
Dünyanın en uzun karayolu tüneli: St.Gotthard-İsviçre-16.4 km.
Dünyanın en uzun kanalı: Panama kanalı-Panama–81,5 km.
Dünyanın en uzun köprüsü: Akashi-Japonya–1.990 m.
Dünyada en çok konuşulan dil: Çince (mandarin)-885.000.000 kişi
Dünyanın en çok ülke ile sınırı olan ülke: Çin (15 ülke ile sınırı var)
Dünyanın en yüksek yerleşim yeri: Webzhuan, Çin-Deniz seviyesinden 5.090 m. Yukarıda
Dünyanın en alçak yerleşim yeri: Calipatria, Kaliforniya, ABD – deniz seviyesinin 54 mt. Altında
Dünyanın en uzun kesintisiz sınırı: ABD-Kanada sınırı.

Kategoriler
Gerekli Bilgiler

Açıköğretim hakkında kısa kısa

Açıköğretim kayıt şekilleri
1. Öss den barajı geçerek tercihle ÖSS KAYIT
2. Herhangi bir üniversite okuyanlar yada mezun olanların yaptırdığı kayıt 2. ÜNİVERSİTE
3. İki yıllık myo mezunlarının yaptığı DİKEY GEÇİŞ

–en çok merak edilen konu: 2. taksidi yatırmazsam bişey olur mu? cevap:hayır hiçbir şey olmaz. banka sadece aylık % de 1 civarı gecikme faizi alır.yıl sonuna kadar yatırılabilir.–aöf de okuyanlar ömür boyu okuma hakkına sahiptirler. herhangi bir şekilde okuldan atılma sözkonusu değildir.

— kayıt yenileme döneminde bankaya harç yatırılmazsa kayıt o yıl için dondurulur.

–öğrenciler ücret vermeden istedikleri sayıda öğrenci belgesi, askerlik belgesi, şifre, not durum belgesi gibi yazıları alabilirler.