Kategoriler
Genel Geyik Muhabbetleri Yaşam

Neden?

sorular sorular

*Neden bozulan otobüsün yolcuları bizim otobüsümüze aktarıldığında onlara mültecilermiş gibi bakarız?

* Neden her gördüğümüz haritada hemen Türkiye’yi bulmaya çalışırız? Millet olarak Dünya’da kaybolma kompleksimiz mi vardır?

* Neden insanlar birbirlerine sarılınca sağa sola sallanırlar?

*Neden öğrenciler ilköğretimin besinci sınıfına kadar öğretmene ‘öğretmenim’ diye seslenirken altıncı sınıfta bir anda ‘hocam’ diye seslenmeye baslarlar?

*Neden sınavlarda ‘4 yanlış bir doğruyu götürür’ seklinde bir uygulama ile öğrenciler cezalandırılırlarda ‘4 doğru bil, bir doğru da bizden’ seklinde bir kampanya başlatılıp zekaya ve riske girme cesaretine ödül verilmez?

* Neden insanlar kapalı bir alandan yağmur yağan alana çıkınca kafalarını eğerler? Yağmura duyulan saygıdan midir yoksa ondan tırstığımız içinidir?

*Neden dükkanını kapatıp giden esnaf, kapıya ’10 dakika sonra dönücem’ yazar, ne zaman gittiğini nasıl anlarız?

*Televizyona çıkan insanlar neden kendilerini Türkiye’deki bütün insanların izlediğini sanırlar ? Ör: Su anda 70 milyon kisi bizi izliyor…

*Neden gözlerinden öperim denir? İnsan vücudunda öpülecek daha uygunsuz bir yer var midir? Kimse kimseyi gözünden öpmüş müdür?

*Düğünlerde neden ‘Dom Dom Kursunu’ ile göbek atılmaktadır. ‘Bir avcı vurdu beni, bin avcı beni yedi’ gibi sözler eşliğinde kendinden geçen baksa milletler var midir?

*Neden bazı kızlarımız şirin bir hayvancağız gördüklerinde ‘inanmiyorum!’ derler, inanılmayacak olan nedir?

*Cumartesi ve Pazartesi’nin neden kendi isimleri yoktur?

*Dolmuşlardaki fiyat tarifesinde ‘en kısa mesafe’ neden ‘indi-bindi’ olarak tabir edilir? Önce inilip sonra mi binilir? Bir terslik yok mudur?

*Bulmacalarda boru sesinin karşılığı neden hep ‘ti’dir? Bulmacaları hazırlayan arkadaşlar hiç ‘ti’ diye ses çıkaran boru görmüşler midir?

*Ipana 7 reklamındaki kıza ‘Ne zamandan beri Ipana 7 kullanıyorsun?’ diye soran doktor, Ipana 7’nin yeni bir ürün olduğunu ve reklamdan sadece
bir kaç gün önce piyasaya çıktığını bilmemekte midir?

* Neden ilanlarda ‘doktordan temiz araba’ diye yazılır? Hipokrat yemininde ‘arabamı temiz kullanacağım’ seklinde bir madde mi vardır?

Kategoriler
Cinsellik Eğlence Gerekli Bilgiler Geyik Muhabbetleri Yaşam

Erkek Tipleri

ŞIK ERKEK: Güzel cümleler kurar, aynı kelimeyi asla ikinci kez kullanmaz, buna özel olarak dikkat eder. Asla hatayı kendinde aramaz. Sevgilisini aldatır, kelime oyunlarıyla bunu bile doğrulamanın yolunu bulur. Melek yüzlü, şeytanın avukatıdır. Içi boş, süslü kutudur.

HARBİ ADAM: Az konuşur, öz konuşur. Bu adamdan asla laf çıkmaz. Gereksiz muhabbet etmez, kadınlarla hiç muhabbet etmez, kaale bile almaz.

ALINGAN: Karşıdakini nekadar tanırsa tanısın, annesi bile olsa çocuk gibi küser. En ufak bi espri yapıldığı taktirde alınır, 3 gün konuşmaz. Kendini daima haklı görür, bunu sorgulamayı bile düşünmez. Ömrünüz varsa da tüketir.

SAHTEKAR ENTELl: Fırlamanın tekidir, bunu kibarlıkla gizlemeye çalışır. Herşeyi bildiğine inanır, bilmiyorsa da öyle davranır. Aslında hayatı hiç tanımayan, birşeyler başardıysa bile bunu bin türlü sahtekarlıkla yapmış bulunan insaniyet dışı bir varlıktır. Genelde bir baltaya sap olamaz.

ZARARSIZ ENTEL: Çok okur, çok gezer, bilimsel olan herşeyi bilir, çoğunlukla ateisttir. Kadınları fazla umursamaz. Onu seksi dudaklarla kandırmak mümkün değildir.

KIRAATHANE DELİKANLISI: Aslan yürekli gibi, kavgalara karışır. Paraya para demez, bunun lafını bile etmez, hepsini kumarda harcar. Ama ihtiyacı olanlara yardım eder, bonkördür. Dünya kötü, o iyidir. Melankolik takılır. Koluna taktığı kızı asla boş bırakmaz. Ona her türlü destek olur… Aslında evde nafile bekleyen karısını ve çocuklarını ihmal eden acizin tekidir.

KIT BEYİNLİ: Yaşına göre davranmaz, 30 yaşlarında olup kendisini 18 zanneder, öyle hareket eder, öyle konuşur, öyle sohbet eder. Bu adamla doğru düzgün bir muhabbet edilemez. En azından yüzeysel soğuk espriler sizi sarmıyorsa.

ROMANTİK ZIRILTIı: Ilk başlarda sıcakkanlı ve eğlenceli görünür. Ama saçma denecek kadar duygusaldır. Geceleri ayla, ağaçla, otla böcekle konuşmak için sokağa çıkar. Herzaman ağlanır, dövünür, bezdirir, kanser eder. Katil olmamak için uzaklaşmanız tavsiye olunur.

MAÇO: Kadınları sex objesi olarak görür. Klasik maçodan farklı olarak kadınlara iyi davranmaz, centilmen değildir. Ona göre bütün kadınlar aptaldır ve her daim bunu onlara hatırlatmak gerekir. Zeki bir kadın görünce afallamaz, kötü kadın muamelesi ederek saf dışı bırakır.

ÇEKİNGEN: Yanındaki insan kadın bile olsa, o asla garsonu çağırmaz. Içecekleri siz almaya gidersiniz. Asla muhalefet olmaz, dürüstce fikrine güvenmek zordur. Hatta bir fikri varmıdır, yokmudur, o bile muamma…

Kategoriler
Eğlence Fıkralar Geyik Muhabbetleri Yaşam

Benim Kocam Yapmaz!!!

Uluslararası ölçekte bir kadın araştırması yapan sosyolog, dünyanın çeşitli ülkelerinde kadınlara bir soru sormus.

– Kocanızı başka bir kadınla yakalarsanız ne yaparsınız???

Soruya ülkelere göre verilen yanıtlarsa şöyle olmuş:

İsveçli : Neyimi beğenmediğini sorarım.

Rus : Evi terk ederim.

Fransız : Sesimi çıkarmam, sevgilime gider beni teselli etmesini isterim.

İtalyan : Kadını vururum.

İspanyol: Kocamı vururum.

Yunanlı : Her ikisini de vururum.

Türk : Benim kocam yapmaz!

Kategoriler
Gerekli Bilgiler Yaşam

Kadın Sözlüğü :)

Kadın ‘hiç’ derse! :Önemli değil, peki, iyi, hiç… Bir kadın size bunları söylediğinde aslında ne demek istiyor hiç düşündünüz mü? İşte yanıtlar…

İYİ: Bir kadın yerden göğe kadar haklı olduğu bir konuda bir erkekle tartışmaya girmişse, erkek artık saçmaladığını bilsin çenesini kapasın diye bu kelimeyi söyler…

5 DAKİKA: Bir kadının “5 dakika”sı yarım saate eşittir, tabii bir erkeğin 5 dakikasının da tv’deki maçın ne zaman biteceğine eşit olduğunu düşünürsek, durum gayet adil…

HİÇ: Bir erkek saatlerdir karşısında somurtan kadına en sonunda “neyin var?” diye sormayı akıl ederse alacağı cevap budur: “Hiç” cevabını alan erkek anlamalı ki az sonra kadının yerden göğe kadar haklı olduğu bir kavga başlayacak ve bu kavga en az “5 Dakika” sürecek…

PEKİ (Tek kaşını kaldırarak): Kadının bu lafının ardından erkeğin bir soru daha sorması büyük cesaret işidir… Çünkü bunun ardından kadın “Hiç” yüzünden sinirlenecek ve bir tartışmaya daha başlayacaksınız.

PEKİ (Normal bir yüz ifadesiyle): Bunun anlamı : “Pes ediyorum” ya da “aman ne halin varsa gör”…

PEKİ (Her iki kaş da havada): Siz öldünüz… 5 gün boyunca sevişmeyi unutun hatta yemeği, ütülenmiş gömlekleri bile…

Derin Bir İç Çekiş: Bu erkeklerin en yanlış anladıkları bir kadın tepkisidir… Derin derin iç çeken bir kadının aklından şu geçmektedir: “Aaah ah bende de akıl olsa “Hiç” yüzünden senin gibi bir aptalla tartışır mıyım?”

Kısa Bir İç Çekiş: Bu da bir kelime değil ama erkeğin kadınlarda doğru anladığı bir tepki… “Kısa Bir İç Çekiş”, kadının o an için halinden memnun olduğunu gösterir… Bir erkek bu durumun ne kadar uzun sürmesini istiyorsa, o kadar uzun süre hareket etmemeli ve nefes almamalıdır.

AAAA: Kadının bu kelimeyle başlayan her lafı, eninde sonunda erkeğin başına bela olacaktır… Örnek: “Aaaa dün öyle söylememiştin…”, “Aaaa ama ben yemeğe annemleri çağırmıştım…” Bir erkeğin yapacağı en akıllı iş, kadın söze “Aaaa…” diye başladığı anda kapıya doğru yönelmektir.

LÜTFEEEEN: Bunu bir rica kelimesi olan “lütfen” ile karıştırmayın. “Lütfeeeeen” diyen kadın belli ki anlattıklarınıza inanmıyor ve “lütfen beni kandırmaya çalışma yemezler” diyor… Zaten olay bu noktaya geldiyse yapacağınız hiçbir şey yok, Bir yanlışınız geçmişteki ve gelecekteki bütün doğruları götürdüğü için yalvar yakar olsanız yine de kadını inandıramazsınız, bu aykı maaşınızı vitrinde görüp aşık olduğu gerdanlığa yatırırsanız belki biraz gülümsemesini sağlarsınız, ama yine de tartışmanızı izleyen “5 Gün” boyunca, cinsel ihtiyacınızı gidermek için elinizde bir erkek dergisiyle tuvalete kapanmak zorundasınız…

ÖNEMLİ DEĞİL: İşte kadının en tehlikeli sözlerinden biri… Yaptığınız bir şeye karşılık olarak kadın size böyle diyorsa, yaptığınız şeyi nasıl burnunuzdan fitil fitil getireceğini düşünmektedir… Çünkü kadının “önemli değil dediği konu tabii ki çok önemlidir, bundan sonra 5 yıl boyunca yapacağınız her kavgada tekrar tekrar gündeme alınacaktır…”Önemli Değil”in ardından genelde “Peki”nin tek kaş havada olan versiyonu gelir ki o zaman anlayın kadın intikam planını çoktan kurmuştur…

SÖYLE HAYATIM: Bu da bir suçunuzu, affedilmez bir günahınızı itiraf etmeniz için kadının size verdiği fırsattır… Bu fırsatı iyi kullanarak dürüst ve makul bir konuşma yapmalısınız.

TEŞEKKÜRLER: Bir kadın size teşekkür ediyor..!! Şaşkınlıktan yere yapışmayın efendim “rica ederim” demeniz yeter.

ÇOK TEŞEKKÜRLER: Bu maalesef “Teşekkürler”den daha büyük bir minnettarlık ifadesi değil.. Bir kadın size “Çok Teşekkürler” diyorsa ya kırıldı ya sinirlendi yani yaptığınız şey bir şekilde ona battı demektir… “Çok Teşekkürler”in ardından genellikle “Derin Bir İç Çekiş” gelir, siz de insanlık hali merak edip “ne oldu” diye sorarsanız, alacağınız cevap… “HİÇ”

Kategoriler
Eğlence Gerekli Bilgiler Yaşam

Aşkınızın IQ’ su kaç ?

Sevgiliniz ilişkinize tüm üzüntü ve mutluluklarını dahil ediyor mu?
Yoksa ilişkinizi sadece yüzeysel mi görüyor?
Yanıtlar testimizde…

1- Sevgilinize bir sağlık veya aile sorununuzu anlattığınızda, o…

a) …bütün dikkatiyle sizi dinler çözüm bulmanıza yardım eder.
b) …daha sonra konuşmaya söz verip, bunu asla yapmaz.
c) …sizi neşelendirmeye çalışıp, konuyu değiştirir.

2- Bayram ziyaretleri ve düğünler gibi özel günlerde erkeğiniz size eşlik eder mi?

a) Bazen. Ama bayram ziyaretlerinden bahsettiğiniz anda hâlâ burun kıvırır.
b) Evet. Girmeniz gereken her yerde size mutlulukla eşlik eder.
c) Hayır. Onu davet ettiğiniz için teşekkür eder ancak gitmemek için bir bahane bulur.

3- Yatakta arzularınızı öğrenmeye ne kadar meraklı?

a) Genellikle “Nasıldı?” gibi meraklı sorular sorar.
b) Pek soru sormaz. İşini sessizce yapmayı tercih eder.
c) Birçok soru sorar. Sıcak noktalarınızı tanımaya son derece meraklıdır.

4- Onu tanıdıktan sonra özel hayatıyla ilgili size adım adım açılmaya başladı mı?

a) Hayır. Geçmişiyle ilgili sorular sorduğunuzda canı sıkılır, konuyu kapatmaya çalışır.
b) Evet, pek çok sırrını art arda anlatır.
c) Bazı özel şeylerini anlatsa da, eski sevgililer gibi bazı konular onun için hâlâ bir tabu.

5- Sevgiliniz utandığı yanlarını sizinle paylaşır mı?

a) Her insan gibi onun da zayıf noktaları var ama asla anlatmaz.
b) Bazen anlatır ama yalnızca eğer siz de olaylara şahit olduysanız.
c) Her zaman. Çirkin çocukluk fotoğraflarından mutlulukla hatırlamadığı bazı üniversite anılarına kadar, her şeyi size çekinmeden anlatır.

6- Seviştikten sonra ilk söylediği cümle hangisi?

a) “Seni çok seviyorum.”
b) “Seninle beraberken kendimi çok iyi hissediyorum.”
c) “Sen en seksi TV yıldızından daha seksisin.”

7- Kendinizi hangi Hollywood çiftine benzetiyorsunuz?

a) ‘Six Feet Under’ filmindeki Brenda ve Nate’e. Ateşli bir beraberliğiniz var ancak birbirinizden sakladığınız bir sürü de şey var.
b) ‘Friends’ filmindeki Monica ve Chandler’a… Birbirinizden sakladığınız en ufak bir sır yok.
c) ‘Dawson’s Creek’ filmindeki Joey ve Dawson’a. Birbirinize yakınsınız ama aranızda hâlâ aşmanız gereken ufak tefek bariyerler var.

8- Sevgilinize iki arkadaşınızın nişanlandığını anlatıyorsunuz. Nasıl davranır?

a) Gülümseyerek düğünlerini sabırsızlıkla beklediğini söyler.
b) Sandalyesinde kıpırdamaya ve parmaklarını çıtırdatmaya başlar.
c) “İyi” der, konuyu değiştirir.

9- Yakın arkadaşınızla paylaşmadığınız sırları birbirinizle paylaşıyor musunuz?

a) Her zaman.
b) Bazen.
c) Asla.

10- Sevgiliniz sizinle bir ‘gelecek planı’ sözünden ne anlar?

a) Hafta sonu özel bir plan.
b) Evlilik, çocuklar, beraber yaşam.
c) 2006’nın yılbaşı programı.

 

Puanlama
1. a-2 b-0 c-1
2. a-1 b-2 c-0
3. a-1 b-0 c-2
4. a-0 b-2 c-1
5. a-0 b-1 c-2
6. a-2 b-1 c-0
7. a-0 b-2 c-1
8. a-2 b-0 c-1
9. a-2 b-1 c-0
10. a-0 b-2 c-1

15 puan ve üstü

Bir samimiyet prensiyle birliktesiniz. Size kendini maskesiz göstermekten kaçınmıyor. Geçmişle ilgili karanlık anlarını da, sizinle birlikte gelecek planlarını da, her şeyi sizinle açık açık tartışabilir. Sevgiliniz sizinle ilgili her şeyi öğrenmeye aç. Yüzeysel bir beraberlik aramıyor, ailenizin özel günleri ve ihtiyacınız olduğu her an yanınızda olmak istiyor.

7-14 puan arası

Erkeğiniz size yakınlaşmak istediğini gösterdi, ama hâlâ açmaya hazır olmadığı konular var. Yalnız olduğunuz ve dikkatini dağıtan hiçbir şeyin olmadığı bir zaman seçin. Örneğin, şakacı bir tonla, onun ne kadar ateşli olduğunu bildiğinizi ancak en çılgın üç anısını merak ettiğinizi söyleyin. Sonra konuyu daha da ilerletip, fantezilerini sorgulayın. Yapmanız gereken şey, ona zarf atıp, konuşmasını sağlamaktır.

6 puan ve altı

Sevgiliniz size son derece seksi gelse de, bu gizemli adam sizi kendine fazla yanaştırmıyor ne yazık ki. Kendi sırlarınızı, olumlu ve olumsuz özel anlarınızı anlatın. Bunu sizden görürse, aynı şeyi yaptığında onu yargılamayacağınızdan emin olacak ve rahatlayacaktır. Tüm bu çabaların sonunda hâlâ kapalı bir kutu gibi davranıyorsa ne mi yapılmalı? Psikologlara göre, eğer bir erkek size 6 ay-1 sene içinde açılmıyorsa, bunu asla yapmayacak demektir.

Kategoriler
Gerekli Bilgiler Sağlık Yaşam

Leptospiroz’a dikkat

Doç.Dr. Osman Genç
Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı
Kınıklı Denizli Tıp Laboratuarı

Kısa süre önce bir kadın son derece önemsenmeyen bir sebepten dolayı hayatını kaybetmiştir.

SEBEP?
Hayatını kaybeden kadın Genfer Gölü’nde piknikteyken, bir kutu içeceği kutusundan içti. Pazartesi günü Lozan’daki CHUV’ye sevk edildi ve Çarşamba günü vefat etti. Otopsi sonucu Leptospiroz fulgurante’den öldüğü anlaşıldı.

Tekneye bardak götürmemişti ve içeceği direkt kutudan içmişti.
Kutular kontrol edildiğinde, kutularda fare urini (idrarı) bulunduğu, yani Leptospiras ile kirlendiği ortaya çıktı.
Muhtemelen kadın, kutunun ÜSTÜNÜ TEMİZLEMEDEN AĞZINA GÖTÜRÜP İÇMİŞTİ…
Kutunun üstüne Fare ürini (idrarı) bulaşmış ve kurumuş ki, bu zehirli maddeler içermektedir, bu da Leptosiproz’ u ortaya çıkaran Leptospiras içerir.

Bu kutular fare bulunan depolarda muhafaza edilir ve temizlenmeden Pazar’a sürülür.

Kutular satın alındıktan sonra buzdolabına konulmadan önce bulaşık deterjanı ile özenle temizlenmeli.

İspanya’da İNMETRO tarafından yapılan bir araştırma sonucunda, kutular tuvaletlerden daha da fazla kirlidir!

Kategoriler
Gerekli Bilgiler Sağlık Yaşam

Çocuklu Yaşama Kendinizi Hazırlamaya Ne Dersiniz?

1-) Köşe başındaki süpermarkete gidin. Hiçbir şey satın almadan kasaya yönelin ve cebinizdeki bütün parayı kasiyere verin. Daha sonrada yandaki eczaneye gidin kredi kartı ile ilaçlar alın. Akşam saat 17:00 ile 22.00 arasında elinizde yaklaşık 4 kg. ağırlık taşıyarak sürekli ev içinde volta atın. Saat 22.00’de ağırlığı yatağa bırakın. Saati 24.00’e kurun ve yatın uyuyun. Saat tam 24.00’de kalkın.4 kg. ağırlığı tekrar elinize alın ve saat 01.00’e kadar evin içinde dolaşın. Ağırlığı tekrar yatağa koyun. Saatin alarmını 03.00’e kurun. Yatın. Uyuyamayacağınız için tekrar kalkın; bu kez elinizde ağırlık olmadan evin içinde dolanıp durun. Koltukta kendinizden geçin.03.00’te çalan alarm ile fırlayın, 15 dakikalık uykunun sersemliği ile yatağa yönelin, ağırlığı elinize alın. Saat 04.00’e kadar elinizde ağırlık varken karanlıkta dolanın ve bu arada yüksek sesle çocuk şarkıları, ninniler söyleyin. Kendinizden geçerek bir süre daha uyuyun. Böylece toplam uyku miktarınızı 45 dakikaya yükseltin. Kahvaltıyı hazırlayın. Güleryüzlü olun ve bunları 5 yıl boyunca her gece tekrarlayın.

2-) Eve canlı bir ahtapot getirin. 5 yıl boyunca düzenli bir biçimde her sabah onu giydirmeye çalışın. Ayrıca ahtapotu bir çuvala, hiçbir kolu dışarda kalmayacak şekilde, en kısa zamanda sokmanın provasını yapın.

3-) Bir kavun alın. Kavunun üstünde bir delik açın. Kavunu uzunca bir iple tavana asıp, sallayın. Kavun sağdan sola sallanırken, bir kaşık sıcak su alın, sallanan kavunda daha önce açmış olduğunuz deliğe, yere dökmeden sokmaya çalışın.

4-) Ağzınızdan çıkan her cümleyi en az beş kez daha tekrarlayarak konuşmaya alışın. Bunu bir yaşam biçimi haline getirin.

5-) Dışarıya çıkmak için giyinin. Banyonun kapısı önünde tam tamına yarım saat bekleyin. Aşağıya inin. Kapının önünde beş dakika bekleyin. Sonra tekrar eve dönün.Tekrar dışarıya çıkın. Evin önündeki yolda yürümeye başlayın. çok ama çok yavaş yürüyün. Yürürken de yerde gördüğünüz her sigara izmaritini, cikleti, kirli kağıdı,mendili, karıncayı dikkatle ve uzun uzun seyredin. Aniden “yeter artık senden çektiğim” diye avazınız çıktığı kadar bağırın. Eve geri dönün. Her gün böyle yürüyüşler yapın.

6-) Süpermarkete gidin.Yanınıza da orta büyüklükte bir keçi alın: Süpermarkete girince keçiyi serbest bırakın.Daha sonra da keçinin içerde kırıp, tahrip ettiği her şeyin parasını sorgusuz sualsiz peki deyip ödeyin.

7-) Evdeki koltuklara tereyağı bulayın. Perdelere de reçel bulaştırın.

😎 Mutfakta pişmekte olan bir adet balığı çalın ve onu misafir odasında bir yere saklayın. Balığın odada 5 ay kimse tarafından bulunmadan kalmasını sağlayın.

9-)Evdeki yeni sulanmış çiçeklere elinizi sokun ve aldığınız çamurlar ile temiz duvarlar üzerinde figürler yaratın.

Nasılmış, çocuklu yaşama hazır mısınız? Bir daha DÜŞÜNÜN.

Kategoriler
Gerekli Bilgiler Yaşam

8 mart dünya emekçi kadınlar günü

“8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” kadın haklarının kazanılmasında verilen mücadelenin simgeleştiği özel bir gündür. Gelişmiş ülkelerde kadın hakları birçok ilerlemeler göstermiş olsa da ülkemizde ve geri bıraktırılmış ülkelerde kadın hakları ne yazık ki istenen seviyelerden çok uzaktadır.

Hepimizin bildiği gibi 8 Mart 1857 tarihinde ABD‘nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi, daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesinin ardından çıkan yangında çoğu kadın 129 işçi can verdi. 1910 yılında 2. Enternasyonale bağlı İlerici Kadınlar Toplantısı‘nda Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin‘nin önerisiyle 8 Mart‘ın “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak kutlanması oybirliğiyle kabul edildi. O günden bu yana 8 Mart dünya çapında örgütlü ve yaygın biçimde kutlanmaktadır.

Türkiye‘de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında “Emekçi Kadınlar Günü” olarak kutlanmaya başlanmıştır. Dünyanın önde gelen ülkeleri henüz insan hakları fikrine alışmaya çalışırken, kadınlarımız Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde tüm bu hakları Cumhuriyetimizle birlikte kazanmıştır. 1926 yılında kadınlarımız “şeriat” zincirinden kurtularak Medeni Kanun ile güçlenmeye ve kişiliğini bulmaya başlamışlardır. 5 Aralık 1934 de seçme ve seçilme haklarının verilmesi ile hem siyasette hem sosyal hayatta erkeklerle eşit haklara kavuşmuşlardır.

“Birleşmiş Milletler Kadınlar On Yılı” programından Türkiye‘nin de etkilenmesiyle, “Türkiye 1975 Kadın Yılı” kongresi yapıldı. 1980 Askeri Darbesi‘nden sonra dört yıl süreyle herhangi bir kutlama yapılamamış, 1984‘ten itibaren her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından “Dünya Kadınlar Günü” kutlanmaya başlanmıştır.

Dünyanın her yerinde kadınlar, ulusal, sınıfsal, dinsel ve cinsel sömürü ve saldırılara maruz kalmaktadır. Sermaye gibi, şiddetin de maalesef vatanı, milleti, dini, mezhebi yoktur. Bugün bu sömürü biçimleri milliyet, ülke, bölge ayrımı gözetmeksizin dünyanın her köşesinde vardır.

Yıllık kadın ölümlerindeki bilançolara baktığımızda 1.ve 2. Dünya savaşlarındaki insan kaybından çok daha fazla kadın katledilmektedir. Son günlerde, tecavüz ve ölüm haberleri magazinleştirilerek, kadın bedeni üzerinden reyting uğruna kadın onuru çiğnenmektedir. Her gün TV programları ve diziler aracılığıyla feodal yapıları, mafyayı, çeteleri, fuhuş ticaretini, dizi adına, program adına evlerimize taşıyanlar, erkek otoritesini sarsılmaz bir kale gibi sunmaktadırlar. Toplum, sessiz kaldıkça bu ataerkil vahşet elinde, namus adına, töre adına kadınlar can vermeye devam edecektir.

Ayrıca biliyoruz ki “Ülkemizde çağdaş, eşitlikçi, demokratik, laik, sosyal hukuk devleti tüm kurum ve kurallarıyla etkin, işler ve işlevsel kılınmadığı sürece, kadınlar özgürlük, eşitlik ve insan hakları mücadelesinde bir adım ileri gidemeyecektir. Bu nedenle aşağıdaki taleplerin acil ve vazgeçilmez olduğunu öngörüyoruz;

•· Kadına şiddet suçlarının ve “nefret” suçlarının en ağır cezalara çarptırılarak caydırıcılıklarının sağlanmasını, töre, namus, genel ahlak vb. gerekçelerin hiçbir şekilde hafifletici neden sayılmamasını, kadının töre, ahlak ve din gerekçeli cinsiyetçi baskı ve ayrımcılıktan kurtarılmasını, iş ilanlarında cinsiyet ayrımcılığı yapılmamasını,

•· Kadınlarımızı iki kez ezen işsizlik ve yoksulluğun önüne geçilmesini,

•· Kız çocuklarının temel eğitimlerinin ailelerin keyfine bırakılmaksızın, eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması yönünde devlet politikaları oluşturulmasını,

•· Diyanet işleri başkanlığının kaldırılarak bütçesinin, sadece %4 ü üniversite mezunu olan ve % 20 sinin okuma yazma bilmediği kadınlarımızın eğitimine ve sağlığına tahsis edilmesini, devletin ve siyasi iktidarın tüm inanç ve dinlere eşit mesafede durmasının kesinlikle sağlanmasını,

•· Kreş ve anaokulu dahil, eğitim ve sağlık hizmetlerinin parasız olmasını,

•· Siyasi Partiler Yasasının siyasi yaşama kadın katılımını artıracak yönde değiştirilerek, adaylıklarda yarı yarıya kadın kotası uygulamasının yaşama geçirilmesini,

•· Bugünümüzü karartarak geleceğimizi güvenliksizleştiren Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasasının geri çekilerek, yerine çağdaş sosyal hukuk devleti ve insanı esas alan bir tasarının hızla hazırlanmasını, kadın istihdam politikalarının geliştirilerek annelikle iş yaşamını birlikte sürdürebilecekleri yasal düzenlemelerin yapılmasını,

•· Düşünce ve ifade özgürlüğünün önündeki tüm engellerin kaldırılmasını, Anayasanın tüm yurttaşların katılımıyla, çağdaş, eşitlikçi, demokratik, özgürlükçü bir Türkiye yaratma hedefinde topyekûn değiştirilmesini,

•· Ülkemize zarar verecek, halkımızı yapay tartışmalarla bölecek, özgürlük ve demokrasi kavramlarını “türban ve başörtüsüne” indirgeyen ufuksuz siyaset anlayışının, bu siyaseti sürdüren tüm taraflarca bir an önce terk edilmesini,

•· Halkımızı din, dil, etnik köken, cinsiyet, cinsel yönelim, sınıfsal, mezhepsel ve milliyetçilik çizgilerinde bölmeye yönelik her türlü politikaya son verilmesini, toplumsal zeminde demokrasi ve barış kültürünü güçlendirecek politikaların ivedilikle yaşama geçirilmesini, devletin yasalarla ve uygulamalarla kadın haklarını ve bütün özgürlükleri güvence altına aldığı bir Türkiye yaratılmasını,

Talep ediyoruz.

Dünya Emekçi Kadınlar Gününüz kutlu olsun.

Saygıyla, sevgiyle ve dostça…

Kategoriler
Genel Gerekli Bilgiler

Yaşam Dediğin 1 Gün

DÜŞÜNÜN BAKALIM KİMLER BÖYLE YAPIYOR DOĞRUMU YAPTIĞINIZ BEN ÇOK DUYGULANDIM.

Çocuklarınızla konuşun…

Bir gün susmayı öğrendim. Öyle bir sustum ki belki sonsuza kadar susacaktım. Çünkü susmak benim küçücük dünyamda babamla kurduğum iletişim tarzıydı. Babam akşamları eve yorgun dönerdi.
Ben bütün gün evde sıkılır, onun gelişini iple çekerdim. Daha o kapıdan girer girmez boynuna atılır onunla oynamak isterdim. Babam sarılır, öper sonra da, hadi odana git, derdi. Yemek hazırlanınca annem çağırır bu defa masada bir araya gelirdik babamla. Onlar annemle konuşurken ben araya girer, sesimi duyuramayınca da bağırırdım. Babam sinirlenir, ‘Bütün gün insanlara kafa patlatmaktan bunaldım, birde sen kafamı ütüleme!’ derdi. Annem de ‘Bütün gün zaten seninle uğraştım, bir çift laf da mı konuşturtmayacaksı n babanla?’ diye çıkışır, beni odama gönderirdi.
Çaresiz bir şekilde boynumu büker odama yani hapishaneme doğru yol alırdım. Babam arkamdan, ‘Bizim bir odamız bile yoktu, her şeye sahip, hâlâ ne istiyor anlamadım.’ diye bağırmaya devam ederdi. ‘Keşke benim de bir odam olmasaydı, keşke bizim de evimiz bir odalı olsaydı da hep birlikte otursaydık’ derdim içimden; ama yüksek sesle söylemeye cesaret edemezdim.

Yemekten sonra babam kanepeye uzanır, eline kumandayı alır, televizyon seyrederdi. Beni yanına çağırır biraz severdi. Onun izleyeceği önemli birşey varsa beni adeta yerimden bile kıpırdatmazdı. Azıcık hareket edip koşup oynamaya çalışsam oda hapsim yeniden başlardı. Bir gün anladım ki susunca babamla daha iyi anlaşıyoruz. Bu defa susarak yapabileceğim oyunlar geliştirmeye başladım.

Önce resim yaparak başladım işe. Babam çizdiğim resimleri çok beğeniyor; ‘Bak, böyle uslu uslu oyna işte.’ diyordu. Babam bazen göz ucuyla bakıyor, resimle ilgili bir şey sorsam afallıyordu. Ama bana kızarak beni artık odama göndermiyordu. ‘Son günlerde ne de akıllandı benim oğlum.’ diye komşulara anlatıyordu annem halimi.

Resimlerim arttıkça ortalık dağılmaya başladı. Annem ‘Odanı topla!’diye odama kapattığında işe nereden başlayacağımı bilemiyordum. Ben bunlarla uğraşırken zaman geçiyor; ama odamı toparlamayı beceremiyordum.

Annem odama gelip ‘Bak sana resim yapmayı yasaklayacağım. ‘ dedi bir gün. Susuyor olmamı usluluk olarak değerlendiren ailem resim yapmayı da elimden alırsa ben ne yapacaktım?

Bu düşüncelerle bir aile tablosu yaptım. Babam eve gelince uygun zamanı kolladım. Her zamanki gibi yemekler yendi, odaya geçildi. Babam oturur oturmaz çizdiğim resmi getirdim. Babam baktı. Hım, dedi ‘Çok güzel olmuş. Bu adam benim herhalde.’ dedi. Ben ‘Hayır o adam değil, bu çocuk sensin.’dedim. O ‘Hayır, bu adam benim, bu çocuk sensin, bu küçük kız da arkadaşın.’dedi. Ben yine ‘Hayır, o büyük adam benim, bu küçük adam sensin, bu küçük kız da annem.’ dedim. Babam benimle uğraşmaktan vazgeçip: ‘Peki neden bizi küçük çizdin?’ dedi. Heyecanla başladım anlatmaya. Ben büyüyüp adam olacağım. İş bulup çalışacağım. Siz yaşlanıp küçüleceksiniz. Beliniz ükülecek, komşumuz Ahmet amca ile Ayşe teyze gibi küçücük kalacaksınız. Ben işten geldiğimde yorgun olacağım.

Siz benimle konuşmaya çalıştığınızda işyerinde kafam şişmiş olacağından sizi duymayacağım bile. Siz benimle bir şeyler paylaşmak istediğinizde ‘Hadi odanıza çekilin de kafa dinleyeyim.’ diyeceğim. Ve bir de bağıracağım ‘Her şeylerini alıyorum. Sıcacık odaları da var, daha ne istiyorlar’ diye.

Annemle babamın gözleri fal taşı gibi açılmıştı.
Duyduklarına inanamıyorlardı. Bana sarılıp beni öyle içten bir okşayışları vardı ki sonsuza kadar konuşsam hiç bıkmadan dinleyecekler gibiydi.

Farkında’ Olmalı İnsan…

Kendisinin, Hayatın Olayların,
Gidişatın Farkında Olmalı.

Ömür Dediğin Üç Gündür, Dün Geldi Geçti Yarın
Meçhuldür, O Halde Ömür Dediğin Bir Gündür, O Da Bugündür.

Kategoriler
Gerekli Bilgiler Sağlık

Hayattan alınabilecek 45 ders

Plain Dealer, Cleveland, Ohio’lu 90 yaşındaki Regina Brett’in kaleminden:

1.Hayat haksızlıklarla dolu ama yine de güzel!!.

2.Şüphede kalma, ikinci bir adım daha at!

3.Hayat, nefrete harcayacak kadar uzun değil

4.Hastalandığında sana işin değil, ailen, arkadaşların bakacak. Onlarla ilişkini koparma!

5.Her ay kredi kartlarını ödemeyi unutma.

6.Her tartışmayı kazanacaksın diye bir şey yok! . Fikir farklılıklarını kabul et!!.

7.Ağlayacaksan, bir başkası ile birlikte ağla! Tek başına ağlamaktan evladır..

8.Tanrıya kızmanda bir mahzur yok! O bunu kaldırabilir! !.

9.İlk maaşından başlamak üzere, emekliliğine para ayır..

10.Söz konusu çukulataysa, direnmenin anlamı kalmıyor. .

11.Geçmişinle barış ki, bugününün içine etmesin!.

12.Çocukların seni ağlarken görsün! Bundan kaçınma..

13.Hayatını başkaları ile mukayese etme, ötekilerin neler çektiğini bilmiyorsun!

14.Bir ilişki gizli olacaksa, sen içinde olmamalısın!.

15.Göz kırpacak kadar bir zamanda her şey değişebilir. Ama merak etme, Tanrı asla göz kırpmaz!!

16.Derin bir nefes al, kafanı sakinleştirir.

17.Güzel ve yararlı olmayan, seni mutlu etmeyen her şeyi çöpe at!!

18.Her ne yaşıyorsan, seni öldürmediği müddetçe, güçlü kılar.

19.Mutlu bir çocukluk geçirmek için geç kalmış değilsin de, bu sadece ve sadece sana bağlı!!

20.Hayatta sevdiğin her ne ise, peşinden giderken asla “hayır” sözcüğünü cevap kabul etme.

21.Mumları yak, değerli yatak takımlarında uyu, kendine pahalı iç çamaşırları satın al…. Bunlar için özel fırsatlar bekleme, bugün zaten özeldir!!

22.Önce hazırlan, sonra da kendini akıntıya bırak.

23.Şimdiden egzantrik ol! Kırmızı giymek için yaşlanmayı bekleme.

24.En önemli seks organı beyindir..

25.Mutluluğun için senden başka sorumlu yoktur! .

26.Her yaşadığın felaketin ardından kendine şu soruyu sor: “Beş yıl sonra bunun benim için ne önemi olacak??”

27.Daima yaşamı seç.

28.Herkesi, her şeyi affet.

29.Başkalarının senin hakkında ne düşündüğü seni ilgilendirmez! .

30.Zaman her imkana sahip.. Zaman tanı!

31.Durum ne kadar iyi veya kötü olursa olsun, değişecektir..

32.Kendini fazla ciddiye alma, kimse almıyor ki zaten!.

33.Mucizelere inan!!.

34.Tanrı, Tanrı olduğu için seni seviyor. Yoksa yaptıkların ya da yapmadıkların için değil!!

35.Hayatı denetlemeyi bırak!. Öne çık, kendi hayatını kendin yarat.

36.İki seçeneğin var “Erken ölmek” yada “yaşlanmak”..

37.Çocuklarınızın, yaşayacak başka çocukluk dönemi yok!.

38.Sonuçta gerçekten önemli olan sevmiş olmandır!!.

39.Her gün dışarı çık.. Mucizeler her yerde seni bekler!.

40.Dertlerimizi bir torbaya doldurup, milletinkilerle birarada görsek, bizimkileri geri toplardık..

41.Kıskançlık zaman kaybıdır. Zaten ihtiyacınız olan herşeye sahipsiniz!!

42.Herşeyin en iyisini daha yaşamadın!!.

43.Kendini nasıl hissedersen et, kalk, giyin ve dışarı çık!

44.Yol ver!

45.Hediye paketinde olmasa bile, hayat yine de bir hediyedir!!. “